SOĞANLAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Soğanlar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Soğanlar mı?
Wir haben Zwiebeln?
Kahrolasıca soğanlar.
Verdammte Zwiebeln.
Soğanlar keskin ve olmazsa olmazdır.
Zwiebeln sind scharf.
Kabaklar ve soğanlar.
Kohlköpfe und Zwiebeln.
Soğanlar nerede? Hadi başla.
Wo sind die Zwiebeln? Los geht's.
Burada taze soğanlar var.
Wir haben frische Zwiebeln.
Soğanlar, evim gibi kokar.
Zwiebeln riechen für mich nach Heimat.
Leziz görünüyor.- Salata… soğanlar.
Salat. Sieht lecker aus.- Zwiebeln.
Soğanlar potens için yararlı mıdır?
Sind Zwiebeln nützlich für die Potenz?
Bağışıklık Sisteminiz Için Soğanlar Iyi Midir?
Sind die Zwiebeln Gut für Ihr Immunsystem?
Soğanlar tarafından sağlanan bakterisit etkisi;
Bakterizide Wirkung durch Zwiebeln;
Yol kenarındaki yabani soğanlar ya da karşılıklı bir aşk.
Wilde Zwiebeln am Straßenrand, auf Gegenliebe stoßen.
Soğanlar ve zeytinler dışında her şeyi alacağım.
Ich nehme alles außer Zwiebeln und Oliven.
Şurada lahanalarım. Fasulyelerim, soğanlar ve adaçayı.
Der Kohl ist da drüben. Meine Bohnen, Zwiebeln und Salbei.
Soğanlar en iyi gün besleme sırasında verilir.
Zwiebeln werden am besten tagsüber gefüttert.
İtiraf ediyorum, sadece soğanlar değildi, tamamen değil.
Ich gebe zu es waren nicht nur die Zwiebeln, nicht ganz.
Soğanlar kötü söz işitince çürüyüp ölüyor mu?
Zwiebeln gehen ein und sterben, wenn sie böse Worte hören?
Mülteci Kedinin Epik Yolculuğu Sizi Kesecek Soğanlar[ Video].
Epische Reise der Flüchtlingskatze wird Sie schneiden Zwiebeln[Video].
Peki soğanlar gerçekten de bizi neden ağlatır?
Aber warum bringen uns die Zwiebeln eigentlich zum Weinen?
Bunlardan patates ve soğanlar için en yüksek fiyat artacaktır.
Von diesen wird der höchste Preis für Kartoffeln und Zwiebeln steigen.
Soğanlar, dünyanın pek çok ülkesinde çok popüler bir sebze ürünüdür.
Zwiebeln sind in den meisten Ländern der Welt eine sehr beliebte Gemüseernte.
Marketteki soğanlar, portakallar ve balıklar gibi.
Nach Zwiebeln und Orangen und Fisch aus dem Lebensmittelgeschäft.
Soğanlar, prostaglandin A ihtiva ettiği bilinen tek sebzedir.
Die Zwiebeln sind die einzige bekannt, die Prostaglandin A enthalten.
Neden bazı soğanlar bizi ağlatıyor, bazıları ise ağlamıyor.
Warum manche Zwiebeln uns zum Weinen bringen und manche nicht.
Soğanlar, sarımsak ve limon en geniş antimikrobiyal etkiye sahip bitkilerdir.
Zwiebeln, Knoblauch und Zitrone sind Pflanzen mit der größten antimikrobiellen Wirkung.
Öyleyse neden bazı soğanlar diğerlerinden daha fazla göz alıcı bir etkiye sahiptir?
Warum also haben einige Zwiebeln mehr Augen-Effekt als andere?
Bu soğanlar yıl boyunca bulunur ve evrensel olarak tüm bulaşık türlerinde kullanılır.
Diese Zwiebeln sind das ganze Jahr über erhältlich und werden universell in allen Arten von Gerichten verwendet.
Saçlar neden beyaz soğanlar ile düşüyor ve bu problem nasıl çözülebilir?
Warum fallen Haare mit weißen Zwiebeln aus und wie kann dieses Problem gelöst werden?
Soğanlar allicin içerir, güçlü bir antioksidan ve cilantro bir C vitamini yığınına sahiptir,” diyor Scritchfield.
Zwiebeln enthalten Allicin, ein starkes Antioxidans und Koriander mit einem Haufen Vitamin C“, sagt Scritchfield.
Yeşil soğanlar, en az bir kilo tereyağında pişiyor!
Zwiebeln, die in mindestens einem Pfund Butter schmoren!
Sonuçlar: 51, Zaman: 0.0249
S

Soğanlar eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca