Suda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Suda, lütfen.
Suda, bitte.Evet, suda.
Ja, im Wasser.Suda, geride!
Zurück ins Wasser!Yüzücü suda.
Schwimmer im Wasser.Suda. Lütfen. Baba.
Dad. Suda, bitte.Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Daha
Fiillerle kullanım
su geçirmez
su içmek
içme suyusu getir
suda çözünür
su şişesi
su soğutmalı
suya düştü
damıtılmış susu tutma
Daha
Isimlerle kullanım
su altında
portakal suyusu parkı
çamaşır suyudeniz suyusu sıcaklığı
su sporları
limon suyugökten susu basıncı
Daha
Şişeyi suda tut!
Halte die Ampulle ins Wasser!Suda taşlar için var.
Suda für die Edelsteine.Kurbağalar suda yaşar.
Frösche leben im Wasser.Suda bir delik aç.
Ein Loch ins Wasser reißen.Hayır, Hayır! Edwina suda değil!
Nein. Nicht im Wasser.Suda dalgıçlar var.
Wir haben Taucher im Wasser.Simdi kendini suda hayal et.
Nun tauchen Sie ins Wasser.Suda olmak istiyorlar.
Sie wollen im Wasser sein.Mesele değil. Chelsea hala suda.
Chelsea ist noch im Wasser.Spec suda yüzmüyor.
Spec schwimmt nicht im Wasser.Onu tankerin yanındaki suda buldum.
Ich fand es im Wasser neben dem Tank.Suda? Kim bu Suda?
Suda? Wer ist Suda?Charles Luvet suda bulundu.
Man fand Charles Luvet im Wasser.Suda olduğum için şanslıydım.
Zum Glück war ich im Wasser.Ayağınız suda, güneş teninizde.
Füße ins Wasser, Sonne auf der Haut.Suda olması gerekmiyor mu?
Sollte sie nicht im Wasser sein?Sizi aramadım mı Bayan Suda?
Ich habe dich doch jede Woche angerufen, Miss Suda.Ama Suda, senden bir şey istemem gerek.
Aber Suda ich muss dich was fragen.Hatta sahibi bazen suda yüzüyor.
Der Besitzer schwimmt manchmal sogar im Wasser.Ben suda yüzen… yakışıklı bir ördeğim.
Ich bin die hübsche Ente, die im Wasser schwimmt.Merhaba Tkaçeva. Neden suda değilsin sen?
Grüß dich, Tkacheva… Was ist mit dir? Ab ins Wasser!Freddieyi suda görmek istemiyorum, asla.
Ich will nicht, dass Fred ins Wasser geht… Niemals.Ne? Ve şimdi sadece güvercin suda kendi başına Tanksız.
Was? Und jetzt tauchst du alleine ins Wasser, ohne Sauerstoffflasche.Suda başka şey buldular mı, gidip bakacağım.
Ich seh mal, ob noch etwas im Wasser gefunden wurde.Sizi aramadım mı Bayan Suda? Uzakta olduğum her hafta.
Ich habe dich doch jede Woche angerufen, Miss Suda.
