TEDAVI ETMEYE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• zu behandeln
• zu heilen
• die Behandlung

Tedavi etmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Onları tedavi etmeye çalışıyoruz.
Wir versuchen, sie zu behandeln.

Demek virüslü arıları tedavi etmeye çalışıyor?
Er versucht, die infizierten Bienen zu heilen?

Kanseri tedavi etmeye çalışıyorsun, zaman alacaktır.
Sie versuchen, Krebs zu heilen, es wird Zeit brauchen.

Hidrojen peroksit ile tedavi etmeye karar verdi.
Sie beschloss, es mit Wasserstoffperoxid zu behandeln.

Yavaş yavaş, takımın hayranları takma adı daha kolay tedavi etmeye başladı.
Allmählich begannen die Fans des Teams, den Spitznamen leichter zu behandeln.

Bu yarayı tedavi etmeye çalışıyor.
Er versucht, diese Wunde zu heilen.

Zayıf seks kendini farklı şekilde tedavi etmeye başlar.
Schwacher Sex beginnt sich selbst anders zu behandeln.

Ben de kanseri tedavi etmeye çalışacaktım.
Zeitschleife. Mein Ziel war es, Krebs zu heilen.

Ayrıca, tüm hastalıkları zamanında tedavi etmeye çalışın.
Versuchen Sie außerdem, alle Krankheiten rechtzeitig zu behandeln.

Kendi kendini tedavi etmeye çalışır….
Er versucht sich selbst zu heilen.

Birçok insan evde gırtlak hastalıklarını tedavi etmeye çalışır.
Viele Menschen versuchen, Kehlkopfkrankheiten zu Hause zu behandeln.

Çünkü seni tedavi etmeye çalışıyorum.
Weil ich versuche, dich zu behandeln.

Ama sen buna inanmadın ve onu nadir bitkilerle tedavi etmeye çalıştın.
Aber ich glaubte ihnen nicht und versuchte, sie mit Kräutern zu heilen.

Ruh olmadan bedeni tedavi etmeye yeltenilmemelidir.
Man darf nicht versuchen, den Körper ohne die Seele zu heilen.

Gross da onları, meskalin, LSD, ve hipnoterapi ile tedavi etmeye çalışıyor.
Gross versucht, sie zu heilen, mit Meskalin, LSD und Hypnosetherapie.

Bayan Fraser, Rufusu tedavi etmeye çalışıyor gibi. Ulysses?
Mistress Fraser versucht wohl, Rufus zu heilen. Ulysses?

Birçok anne, bebeklerini halk ilaçları yardımıyla tedavi etmeye çalışıyor.
Viele Mütter versuchen, ihre Babys mit Hilfe von Volksmedizin zu behandeln.

Kısırlığı tedavi etmeye çalışıyordum.
Ich habe versucht, die Unfruchtbarkeit zu heilen.

Lena, evi ve halıları ve Butox-50li hayvanları tedavi etmeye çalış.
Lena, versuche, das Haus und die Teppiche sowie die Tiere mit Butox-50 zu behandeln.

Bütün saçı tedavi etmeye gerek yok.
Es besteht keine Notwendigkeit, alle Haare zu behandeln.

Çeşitli stresli durumlardan kaçının veya daha kolay tedavi etmeye çalışın.
Vermeiden Sie verschiedene Stresssituationen oder versuchen Sie, diese leichter zu behandeln.

Ve hastalığını tedavi etmeye çalışacağım. Evet, Fando.
Ja, Fando. Und ich werde versuchen, deine Krankheit zu heilen.

Doktorlar her zaman başını teşhir etmeden önce hastayı tedavi etmeye çalışırlar.
Ärzte versuchen immer, den Patienten zu heilen, bevor der Kopf freigelegt wird.

Tenisçi dirseğini evde tedavi etmeye başlayabilirsiniz.
Sie können sofort die Behandlung von Tennisellbogen zu Hause beginnen.

Sıklıkla, olumsuz duyguları en sevdiğimiz madde veya davranışımızla kendi kendine tedavi etmeye çalışırız.
Wir versuchen oft, negative Gefühle mit mehr unserer Lieblingssubstanz oder unserem Verhalten selbst zu behandeln.

Bir enfeksiyonu kendiniz tedavi etmeye çalışmayın.
Versuchen Sie nicht, eine Infektion selbst zu behandeln.

Semptomları izleyin ve tekrarlandığında durumu tedavi etmeye devam edin.
Achten Sie auf die Symptome und setzen Sie die Behandlung fort, wenn sie erneut auftritt.

Bu yüzden onları evde tedavi etmeye çalışmak isteyebilirsiniz.
Vielleicht möchten Sie versuchen, sie zu Hause zu behandeln.

Ancak hasta reddetti, evde'' aç'' tükürüğü ile tedavi etmeye karar verdi.
Aber der Patient hat abgelehnt, hat sich dafür entschieden, ihn zuhause mit"dem hungrigen" Speichel zu behandeln.

Çünkü malesef, seni tedavi etmeye çalışıyorduk… Psikojenik retrograde hafıza kaybı!
Denn bedauerlicherweise versuchten wir dich zu heilen von deiner psychogenen retrograden Amnesie!