Tehlikede Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Marie tehlikede.
Kültürümüz tehlikede.
Kultur ist gefährdet.Piper tehlikede olabilir.
Piper könnte in Gefahr sein.Manifoltlar tehlikede.
Kendini tehlikede hissediyorsun.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
en büyük tehlikeson derece tehlikelibüyük tehlikebüyük bir tehlikediğer tehlikeliasıl tehlikeciddi bir tehlikegerçek bir tehliketek tehlikegerçek tehlike
Daha
Uyarı, durum tehlikede.
Warnung, Status gefährdet.Sen de tehlikede olabilirsin.
Aşk hayatınız tehlikede.
Ihre Liebe ist gefährdet.Hayatının tehlikede olduğunu düşündün.
Dein Leben war bedroht.Çok kötü yanmış. Lye tehlikede.
Lauge ist gefährlich.Siviller tehlikede.
Zivilisten in Gefahr.Camın sağlamlığı tehlikede.
Fensterstabilität gefährdet.Greendale tehlikede.
Greendale in Gefahr.Burada tehlikede olan da ben değilim.
Und nicht ich bin in Gefahr.Eğitim tehlikede.
Ausbildung ist gefährdet.Los Angelesın ev sahipliği tehlikede.
S Gastgeberstatus ist gefährdet.Thorncroft tehlikede olabilir.
Thorncroft könnte in Gefahr sein.Turizm şirketleri tehlikede.
Artık tehlikede değiliz, değil mi?
Wir sind nicht in Gefahr, oder?Alerjisi olanlar tehlikede!
Allergiker sind gefährdet.Hayatının tehlikede olduğundan endişeleniyor.
Sein Leben ist in Gefahr.Bu insanların hayatı tehlikede.
Es sind Menschenleben bedroht.Kendimi çok tehlikede hissediyorum.
Ich fühl mich richtig gefährlich.Şu anda tüm sektör tehlikede.
Der gesamte Sektor ist gefährdet.Salmakia, tehlikede olduğuna inanıyor.
Salmakia glaubt, sie sei in Gefahr.Ortak geleceğimiz tehlikede.
Unsere gemeinsame Zukunft ist gefährdet.Hayatının tehlikede olduğunu sanmıştık.
Wir dachten, sein Leben sei in Gefahr.Uyarı! Camın sağlamlığı tehlikede.
Warnung, Fensterstabilität gefährdet.Sütçüde ne kadar tehlikede olacağım ki?
Eine Molkerei wird kaum gefährlich sein?Uyarı! Camın sağlamlığı tehlikede.
Warnung. Fensterintegrität gefährdet.
