Teslim etmeniz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Anahtar teslim etmeniz gerekiyor.
Bu arada silahlarınızı da teslim etmeniz gerekecek.
Mahkumları teslim etmeniz için size beş dakika vereceğiz.
Berbat bir ürün teslim etmeniz var.
Karşılığında istediğimiz tek şeyse iş birliğiniz vebilinen bir teröristi adalete teslim etmeniz.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
merak etmeteşekkür etmektakip etziyaret etmekfark ettimkontrol etmektedavi etmekdans etmekkabul etmekelde etmek
Daha
Zarflarla kullanım
Daha
Delilik bu! Onu teslim etmeniz gerek.
Kargo bölümünde ayrıldığınızda onları teslim etmeniz gerekiyor.
Bunu eşim Marthaya teslim etmeniz konusunda size güvenebilir miyim?
Yasaya göre, silahlarınız ofisime teslim etmeniz gerekiyor.
Bay Whiteı bana şahsen teslim etmeniz karşılığında size Northsideın tam kontrolünü sunacağım.
Eğer bir kimliğiniz bulunuyorsa, teslim etmeniz gerekir.
Karsılıgında istedigimiz tek seyse is birliginiz vebilinen bir teröristi adalete teslim etmeniz.
Girişte çantanızı teslim etmeniz gerekiyor.
Şangayda alacağınız bagajlar vedaha sonra tekrar teslim etmeniz gerekecek.
Kurum size önce hangi belgeleri teslim etmeniz gerektiğini söyleyecektir.
Bu kişiler ne yaptıklarını bilmiyorsa,bu değerli belgeyi teslim etmeniz önerilmez.
NillY… oyunun ortasında o evrakları kendisine teslim etmeniz bu çok… Çirkin bir davranıştı.
Her zaman ve tekrar, telefonunuzu ailenize ve arkadaşlarınıza teslim etmeniz gerekebilir.
Söylesenize… Kargoları ne kadar sürede teslim etmeniz gerekiyor?
Yoga yapmak için kendi dini inançlarınızı teslim etmeniz de gerekmez.
Uçuşunuzdan en az 5 saat önce valizlerinizi Miniport ofisimize teslim etmeniz gerekiyor.
Yıllık vergi beyannamenizi bir sonraki yılın 30 Nisan tarihine kadar teslim etmeniz gerektiğini lütfen unutmayın.
Yarın teslim etmeliyim.
Teslim etmem gereken bir mektup var.
Bu testi teslim etmem lazım.
Altı hafta içinde bitmiş bir kitap teslim etmem gerekiyor… ve ben patladım.
Ayrıca bugün teslim etmemiz gereken büyük bir ödev var ve daha başlamadım bile.
Bunu teslim etmem gerekiyor.
Uzun namlulu silahları teslim etmemiz söylendi patron.
Ve silahımı teslim etmek zorundaydım belli ki yani.