TIPIK OLARAK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Zarf
üblicherweise
genellikle
genelde
yaygın olarak
tipik olarak
genel olarak
normalde
geleneksel olarak
in der Regel
als typisch
tipik olarak
von U-10

Tipik olarak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Tipik olarak, bu tehdit sorar.
In der Regel, diese Bedrohung fragt.
Evlerin değerleri tipik olarak artar.
Die Bemalungen der Häuser gelten als typisch.
Tipik olarak, profesyoneller için bu sınıf.
Typischerweise dieser Klasse für Profis.
Bu arada Chica tipik olarak sağdan gelecek.
Chica wird in der Regel von rechts kommen.
Tipik olarak bir Fortnite sezonu 10 hafta sürer.
Normalerweise dauert eine Fortnite-Season zehn Wochen.
Combinations with other parts of speech
Far( her biri tipik olarak 60 W): 5 A.
Scheinwerfer(jeweils typischerweise 60 W): 5 A.
Tipik olarak 25- 40 kGy( 50 kGyye kadar test edilmiştir).
Typischerweise 25- 40 kGy(geprüft bis 50 kGy).
Diğer iki seçenek tipik olarak kabul edilir.
Zwei weitere Optionen gelten als typisch.
Tipik olarak, biz 3 x 106 TCID50 birimleri kullanın.
In der Regel verwenden wir 3 x 106 TCID50 Einheiten.
Bridgemate II: Piller tipik olarak 500 saat dayanır.
Bridgemate II: Die Batterien halten normalerweise 500 Stunden.
Tipik olarak, pişirme süreleri 60 dakikayı geçmez.
In der Regel ist die Kochzeit unter 60 Minuten.
Karşı tarafın saldırısı tipik olarak üç manevradan oluşur.
Üblicherweise wird der Angriff der Gegenseite aus drei Manövern bestehen.
Tipik olarak, bir konut ev projesi üç bölümden oluşur.
In der Regel besteht ein Wohnhausprojekt aus drei Teilen.
Birçok Kızılderili kabilelerin tipik olarak, her grubun kendine ait gördüm.
Als typisch für viele Indianerstämme war, sah jedes Band seinen eigenen.
Tipik olarak, luteal faz yaklaşık 12 ila 16 gün sürer.
Typischerweise dauert die Lutealphase etwa 12 bis 16 Tage.
Ancak o zaman ürün gerçekten tipik olarak kabul edilebilecek efekti elde edebilir.
Nur dann kann das Produkt auch wirklich den Effekt erzielen, der als typisch angesehen werden kann.
Tipik olarak, banyoda tavan sadece shpaklyuyut ve renk.
Typischerweise nur die Decke im Bad shpaklyuyut und Farbe.
Elektrik arayüzünün basitleştirilmesi- tipik olarak bir DC beslemesi ve mutlak, dijital sinyal.
Vereinfachung der elektrischen Schnittstelle- üblicherweise eine Gleichstromversorgung und ein absolutes digitales Signal.
Tipik olarak, iskelet displazileri genetik koşullardır.
Typischerweise sind Skelettdysplasien genetische Bedingungen.
Bir 15 ml tüp, tipik olarak yaklaşık 3 saat içinde çözülür.
Eine 15-ml-Tube taut in der Regel in etwa 3 Stunden.
Tipik olarak kurs ödevi uzunluğu 6.000 kelime olacaktır.
Üblicherweise werden Kursarbeitstücke 6.000 Wörter lang sein.
RAID seviyeleri tipik olarak kullanılır( RAID-Z ailesi dahil)?
Die üblicherweise verwendeten RAID-Level(einschließlich der RAID-Z-Familie)?
Tipik olarak, böyle bir patoloji grip ve kızamıkçık verir.
Typischerweise gibt eine solche Pathologie Grippe und Röteln.
Çocuklar tipik olarak tarif eder. arkadaş ve öğretmenlerle karşılaşmak'' ışıkta''.
Kinder beschreiben typischerweise Begegnung mit Freunden und Lehrern"im Licht".
Tipik olarak, şirket kredisi oldukça basit bir meseledir.
Normalerweise ist ein Firmendarlehen eine simple Angelegenheit.
Yorumlar: Tipik olarak IELTS kursumuzdaki öğrenciler iki kategoriden birine girer.
Kommentar: Üblicherweise fallen die Schüler unseres IELTS Kurses unter eine der folgenden Kategorien.
Tipik olarak, HCG seviyeleri her 72 saatte iki katına çıkar.
Normalerweise verdoppeln sich die hCG-Spiegel alle 72 Stunden.
Tüm lastiklerde tipik olarak aylık 0,69 bar veya 1 libre-inç kare( psi) oranında hava kaybı olur.
Reifen verlieren üblicherweise 0,69 bar oder 1 psi(Pfund pro Quadratzoll) Luft pro Monat.
Tipik olarak, refah problemleri kendi çivilerinizi etkiler.
In der Regel, Wohlbefinden Probleme Eindruck Ihre eigenen Nägel.
Duş tipik olarak birkaç yaygın ekipman çeşidi içerir.
Eine Dusche enthält normalerweise mehrere übliche Arten von Geräten.
Sonuçlar: 723, Zaman: 0.033

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca