TORUNLAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Enkel
• Enkelkinder
• Enkeln

Torunlar Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Gaiuslu torunlar.
Enkelkinder mit Gaius.

Torunlar geliyor.
Die Enkelkinder kommen.

Şımarık torunlar.
Verzogene Enkelkinder.

Torunlar Buluşuyor.”.
Die Enkelkinder treffen.

Yaşasın kahverengi torunlar.
Braune Enkel.

Ardından Torunlar geldi.
Dann kamen die Enkel.

Torunlar hatırlattı.
Enkelkinder erinnern sich.

Artık torunlar büyüyor.
Nun sind die Enkel erwachsen.

Torunlar demek istiyorsun.
Die Enkel, meinen Sie.

Ev kurduk. Çocuklar, torunlar.
Ein Zuhause, Kinder, Enkel.

Torunlar bir şey alamazlar.
Die Enkel erhalten nichts.

İş için, torunlar için değil.
Mit der Firma, nicht den Enkeln.

Torunlar işletmeyi tekrar açtılar.
Die Enkel haben wieder angefangen.

Peki hangi torunlar onun?
Und welche der Enkelkinder gehören ihr?

Torunlar kendiliğinden olmaz. Ben.
Enkel machen sich nicht selbst. Ich.

Tesadüf. Torunlar bir harika.
Ein Zufall. Enkel sind das Schönste.

Torunlar basittir. Onlara borçlu kalmazsın.
Enkelkinder sind einfacher.

Çok güzel torunlar yapardınız.
Könntet mir hübsche Enkel schenken.

Torunlar gelin bakayım siz benim kucağıma.
Kommt her, meine Enkelkinder.

Sanırım sizden bekleyebileceğim torunlar da.
Die Enkel, die ich von euch.

Biz ve torunlar da olacaktık.
Mit uns und all den Enkeln.

İmparatoriçem. Senden gürbüz torunlar bekliyorum.
Ich erwarte starke Enkelkinder von Ihnen.

Torunlar için acıklı bir hikaye.
Rührende Geschichte für die Enkelkinder.

Çocuklar ve torunlar beni destekliyor.
Meine Kinder und Enkel unterstützen mich.

Torunlar falan. Altın çağında olacaksın.
Die goldenen Jahre. Enkelkinder.

Çocuklar ve torunlar beni destekliyor.
Meine Kinder und Enkelkinder haben mich gestützt.

Torunlarımız var. Torunlar.
Wir haben Enkel. EnkeL.

Gülme( alkış) Torunlar evlerine dönüyorlar.
Lachen(Applaus) Die Enkelkinder kommen nach Hause.

Torunlar yok, çocuklarımdan birkaçı sadece.
Keine Enkel, einige meiner Kinder kommen vorbei.

Çocukların büyüdüğünü görmek, torunlar ve.
Die Kinder aufwachsen zu sehen und… Enkelkinder und.