YAKALADIĞIM ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Fiil
habe
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun

Yakaladığım Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Seni yakaladığım için.
Das habe ich Ihretwegen.
Yıl önce uyuşturucu taşırken yakaladığım bir herif var.
Es gibt da einen Typen, den ich vor 20 Jahren verhaftet habe, als er.
Yakaladığım bütün cadılar.
Jede je gefangene Hexe.
Kendi Moby Çükümü yakaladığım kara günden önce.
Vor einem dunklen Tag, als ich meinen eigenen Moby Dick fing.
Onu yakaladığım zamanlarda.
Wenn ich ihn erwischt habe.
Kontrolden çıkmış atını yakaladığım zamanı hatırladın mı, Pamuk?
Erinnerst du dich, als ich dein durchgegangenes Pferd eingeholt habe, Snow?
Yakaladığım balığa bak!
Seht, den Fisch habe ich gefangen.
Benim bu konuda ilk yakaladığım şarkı, 2007 yılındaydı.
Das letzte Mal, dass ich gesungen habe, war in 2007 gewesen.
Yakaladığım iblis senin olur.
Ich fange den Dämon, du bekommst ihn.
Adamlarını kırbaçlarken yakaladığım an Güney Amerikayı terk edersin.
Erwische ich Sie mit der Peitsche, verlassen Sie Südamerika sofort.
Yakaladığım en büyük balık bu.
Der größte Fisch, den ich je gefangen habe.
Bana, şimdiye dek yakaladığım en iyi vurguna mal olsa bile.
Selbst wenn es mich den besten Job gekostet hat, den ich je hatte..
Yakaladığım her kanunlara uymayan şerefsizi… Hay.
Jeder verdammte Verbrecher, den ich erwische.
Satıcıya köle sattığım için. Arazimde yakaladığım kaçak bir avcıydı.
An einen verkauft… ein paar Wilderer, die ich auf meinem Land erwischte.
Sizi yakaladığım iyi oldu.
Gut, dass ich Sie erwische.
Figgis. Nişanlım Adrian Pimento seni yakaladığım bu mektubu okumamı istedi.
Adrian Pimento, mein Verlobter, sagte, ich solle Ihnen diesen Brief vorlesen, wenn ich Sie habe. Figgis.
Seni yakaladığım iyi oldu.
Schön, dass ich dich erwische.
Yakaladığım balıkları taze tutmak için buzdu onlar.
Das war Eis, um den gefangenen Fisch zu kühlen.
Hastanın sarkmış kordonunu yakaladığım için… bana hâlâ teşekkür etmedin.
Für meine Rettung der Nabelschnur gedankt. Sie haben mir noch nicht.
Seni yakaladığım zamandan beni hatırlıyor musun?
Vielleicht erinnern sie sich an mich als ich sie erwischt habe.
İşte Haziran ayındaki 5, 2013te yakaladığım“ leasreepressmm” nin arama sonucu.
Hier ist das Suchergebnis von"leasreepressmm", das ich am 5. Juni, 2013, aufgenommen habe.
Benim yakaladığım en eski 2008 tarihli.
Die ältesten Zahlen die ich gefunden habe sind von 2008.
Buna rağmen, onları yakaladığım ve attığım aynı düzenlilikte göründüler.
Trotzdem erschienen sie mit der gleichen Regelmäßigkeit, mit der ich sie fing und warf.
Ancak yakaladığım bu fırsatın ardından ayrılmaya karar verdim'' dedi.
Und ich beschloss die einzige Möglichkeit zu ergreifen, die sich mir noch bot.“.
Bak, biliyorum ama katili yakaladığım zaman artık korkman gerekmeyecek, tamam mı?
Schau, ich weiß, aber sobald ich den Mörder gefasst habe, brauchst du keine Angst mehr zu haben, okay?
Katili yakaladığım zaman artık korkman gerekmeyecek, tamam mı?
Sobald ich den Mörder habe, musst du keine Angst mehr haben, okay?
Şayet benim yakaladığım bu fırsatı daha fazla vatandaşımıza--.
Wenn mehr Leute meine Möglichkeiten hätten.
Seni yakaladığım zaman sana gerçek bir erkek nasıl olur göstereceğim!
Wenn ich dich kriege, dann zeig ich dir, was'n echter Mann mit dir anstellen kann!
Teknende yakaladığım Louis Greene ki aynı tekne Viktorı okyanusa atmak için kullanılmış senin adını verdi.
Louis Greene, den ich auf Ihrem Boot gefunden habe, auf dem Boot, von dem Viktor in den Ozean geworfen wurde, daher habe ich Ihren Namen.
Yakalamaya biraz daha çalışmalı.
Er muss noch etwas fangen üben.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0391

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca