YAZI TURA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Münze
• Münzwurf

Yazı tura Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yazı tura attım.
Ich warf eine Münze.

Tekrar yapsana. Yazı tura at.
Werfen Sie nochmal die Münze.

Yazı tura attım.
Ich hab eine Münze geworfen.

Hey adamım, yazı tura attık.
Hey Mann, wir hatten eine Münze geworfen.

Yazı tura attık!
Wir hatten eine Münze geworfen!

Kanepe için yazı tura atalım mı?
Willst du wegen der Couch ne Münze werfen?

Yazı tura atmak ister misin?
Willst du'ne Münze werfen?

Kimin geleceğini yazı tura ile belirlenir.
Wer dran ist, wird per Münzwurf ermittelt.

Yazı tura atmaktan iyidir.
Besser als'ne Münze zu werfen.

Bir Targaryen doğduğunda, tanrılar yazı tura atarlar.”.
Wenn ein Targaryen geboren wird, werfen die Götter eine Münze.

Tamam, yazı tura değil.
Dann kein Münzwurf. OK.

Derler ya, Bir Targaryen doğduğunda tanrılar yazı tura atar.
Wenn ein Targaryen geboren wird, werfen die Götter eine Münze.

Tamam, yazı tura atalım.
Okay, ich werfe eine Münze.

Naaşları mezarlığa götürecek kişiyi seçmek için. Yazı tura attık.
Wer sie zum Friedhof bringen muss. Wir haben eine Münze geworfen.

Yazı tura attık, tamam mı?
Wir haben eine Münze geworfen, okay?

Ya Kral ölür ya da hepimizi serbest bırakırsın. Yazı tura karar versin.
Die Münze entscheidet, ob der König stirbt oder wir freikommen.

Yazı tura attık ve ben kazandım.
Wir warfen eine Münze- ich gewann.

Başlamadan önce, hücum ve savunmayı belirlemek için yazı tura atılacak.
Zuerst werfen wir eine Münze, um Offensive und Defensive zu bestimmen.

Ama hiç yazı tura atma zahmetine girmemişsin.
Doch Sie warfen nie eine Münze.

Ya da en önemli kararların yazı tura atılarak çözüldüğü.
Bei der wichtige Entscheidungen per Münzwurf getroffen werden. Das ist eine Pseudophilosophie.

Yazı tura mı atacaksın, ne yapacaksın?
Was sollen sie machen, ne Münze werfen?

Moragın ve Jemmyin hayatları için yazı tura atmak istiyor olamazsın?
Sie wollen doch nicht um das Leben von Morag und Jemmy die Münze werfen?

Yazı tura atalım yoksa… Bunu yaptığına inanamıyorum.
Werfen wir eine Münze, oder.

Savaştan önce, verilecek önemli bir kararım olduğunda yazı tura atardım.
Wenn ich vor dem Krieg eine wichtige Entscheidung zu treffen hatte, habe ich eine Münze geworfen.

Yazı tura atmak gibi-- hiçbir değeri yok.
Es ist wie eine Münze werfen, es ist nichts-es zählt nicht.

Yalnızca Fransızca mırıltı şarkılarını dinlemeyi denedim. Şimdiye dek pipo içmeyi, yazı tura atmayı.
Nur noch französische Schnulzensänger zu hören, Ich hab versucht, Pfeife zu rauchen, Münzen zu werfen.

Sürekli yazı tura atmak gibi bir şey, değil mi?
Ist vermutlich so, wie immer wieder eine Münze zu werfen?

Yazı tura attık ve paintball oynayacağız.
Wir haben eine Münze geworfen und gehen jetzt Paintball spielen.

Aşk sırasında yazı tura hızlı bir şekilde döner ve iki tarafı birbirine birleştirir.
Während der Liebe dreht sich die Münze schnell und verschmilzt die beiden Seiten zu einer.

Yazı tura atacağım.- Eğer akşama kadar karar veremezsem.
Wenn ich mich abends nicht entschieden habe, werf ich'ne Münze.