YETIŞKINLIKTE ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• im Erwachsenenalter
• Erwachsenen
• ins Erwachsenenalter

Yetişkinlikte Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yetişkinlikte bağlanma.
Bindung zwischen Erwachsenen.

Bu Beyin Bölgesi Yetişkinlikte Büyüyor.
Diese Gehirnregion wächst im Erwachsenenalter.

Yetişkinlikte iş yaşamları nasıl.
Wie ist die berufliche Situation der Erwachsenen.

Bu Beyin Bölgesi Yetişkinlikte Büyüyor.
Diese Gehirnregion Wächst Im Erwachsenenalter Weiter.

Yetişkinlikte güneş yanığı da bir risk faktörüdür.
Sonnenbrände im Erwachsenenalter sind auch ein Risikofaktor.

Dört yaş aşkı ya da yetişkinlikte Aşk.
Vier Zeitalter der Liebe oder Liebe im Erwachsenenalter.

Onları yetişkinlikte destekliyoruz.
Wir unterstützen sie im Erwachsenenalter.

Karışıklık ve Mayhem: Yetişkinlikte Yolculuk.
Confusion and Mayhem: Die Reise bis ins Erwachsenenalter.

Bu tip yetişkinlikte kendini gösterir.
Dieser Typ manifestiert sich im Erwachsenenalter.

Sağlıklı uyku şimdi, yetişkinlikte sağlıklı uyku.
Gesunder Schlaf jetzt, gesunder Schlaf im Erwachsenenalter.

Filmini yetişkinlikte de seyrettim birkaç kez.
Auch als Erwachsener habe ich den Film einige male gesehen.

Çocukluk çağında başlar ve yetişkinlikte daha da kötüleşir.
Es beginnt in der Kindheit und im Erwachsenenalter noch schlimmer.

Babalar, yetişkinlikte bile oğullarını çocuk olarak görür.
Väter betrachten selbst erwachsene Söhne als Kinder.

Neden aynı yöntemleri yetişkinlikte kullanmıyorsunuz?
Warum nicht die gleichen Methoden im Erwachsenenalter verwenden?

Yetişkinlikte, bitki 4 ila 6 m yüksekliğinde olacaktır.
Im Erwachsenenalter wird die Pflanze 4 bis 6 m hoch sein.

Hayal çocuklukta ve yetişkinlikte nasıl faydalıdır?
Wie ist Phantasie in der Kindheit und im Erwachsenenalter nützlich?

Yetişkinlikte güneş yanıkları da ayrıca bir risk faktörüdür.
Sonnenbrände im Erwachsenenalter sind auch ein Risikofaktor.

Bunlar iyi huylu, ama büyük köpekler ve yetişkinlikte yönetmek zor.
Sie sind gutmütig, aber große Hunde und im Erwachsenenalter schwer zu handhaben.

Yetişkinlikte olmak, köpekler yılda birkaç kez döküldü.
Im Erwachsenenalter werden Hunde mehrmals im Jahr verschüttet.

Çocuksu'' tabiatına rağmen, enfeksiyon yetişkinlikte kendini gösterir.
Trotz der"kindischen" Natur manifestiert sich die Infektion im Erwachsenenalter.

Tüm kediler yetişkinlikte bu davranışı korumak, ama çok yok.
Nicht alle Katzen halten dieses Verhalten bis ins Erwachsenenalter, aber viele tun es.

Çalışmada şaşırtıcı gıda alerjisi sayısı yetişkinlikte başlar, diyor.
Überraschende" Anzahl von Nahrungsmittelallergien beginnen im Erwachsenenalter, Studie sagt.

Tüm bu durumlarda, yetişkinlikte oldukça ciddi sonuçlar olacaktır.
In all diesen Fällen werden sich im Erwachsenenalter schwerwiegende Folgen zeigen.

Aşırı korumacı ebeveynleri olan çocuklar yetişkinlikte bu beş sorunu yaşarlar.
Kinder mit überbeschützenden Eltern erleben diese fünf Probleme im Erwachsenenalter.

Ona yedi yetişkinlikte hayatta kime üzerinden on dört çocuğu doğurdu.
Sie gebar ihm vierzehn Kinder, aus denen sieben bis ins Erwachsenenalter überlebt.

Bu gerçekleşmezse, hastalık yetişkinlikte bir kişiyi ziyaret edebilir.
Geschieht dies nicht, kann die Krankheit eine Person im Erwachsenenalter besuchen.

Yetişkinlikte çalışmaktan, işten ve Disneylandde her araca binmekten fazlası vardır.
Es gehört mehr zum Erwachsensein als Arbeit und Geschäfte und Karussells mit vorgeschriebener Mindestgröße.

Çocukluk Kanserinde Hayatta Kalanların Çoğu Yetişkinlikte Sağlık Sorunlarına Sahiptir.
Die meisten Kinderkrebsüberlebenden haben gesundheitliche Probleme im Erwachsenenalter.

Çocukken ve yetişkinlikte korkmuş olmayı ve bu tartışmalardan kaçınmayı öğrendin.
Sie haben als Kind und im Erwachsenenalter gelernt, Angst zu haben und diese Diskussionen zu vermeiden.

Çocukluk Kanserinde Hayatta Kalanların Çoğu Yetişkinlikte Sağlık Sorunlarına Sahiptir.
Die Meisten Überlebenden Von Kinderkrebs Haben Im Erwachsenenalter Gesundheitliche Probleme.