YOK EDILEMEZ ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Sıfat
unzerstörbar
yok edilemez
yıkılmaz
dayanıklı
tahrip edilemez
bozulamaz
kırılmaz
kann nicht zerstört werden
nicht zerstören
yok etmek
mahvetmek
harap etmeyeceğim
unzerstörbare
yok edilemez
yıkılmaz
dayanıklı
tahrip edilemez
bozulamaz
kırılmaz
unzerstörbaren
yok edilemez
yıkılmaz
dayanıklı
tahrip edilemez
bozulamaz
kırılmaz
ist nicht zerstörbar

Yok edilemez Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yok Edilemez Bakir?
Die unzerstörbare Jungfrau?
Neredeyse yok edilemez.
Schon fast unzerstörbar.
Yok edilemez olacaksın.
Du wirst unzerstörbar sein.
O kesinlikle yok edilemez.
Sie ist unzerstörbar.
Yangına dayanıklı malzeme, son derece hafif ve yok edilemez.
Feuerfestes Material, extrem leicht und unzerstörbar.
Bu şey yok edilemez.
Der Scheiß ist unzerstörbar.
Yaşında, ölümsüz yok edilemez.
Jahre alt, unsterblich, unzerstörbar.
Enerji yok edilemez.
Energie kann nicht zerstört werden.
Hiçbir oyuncak tamamen yok edilemez.
Kein Spielzeug ist unzerstörbar.
Bilgi yok edilemez derler.
Es heißt, Information kann man nicht zerstören.
Kalbim artık yok edilemez.
Mein Herz ist unzerstörbar.
Görünmez, yok edilemez ve kaçılamaz bir kubbe.
Unsichtbar, unzerstörbar und völlig undurchdringbar.
Seksi, duyarlı ve yok edilemez.
Sexy, sensibel und unzerstörbar.
Boşluk yok edilemez. Onun sevgi ile dolması gerekir.
Leere kann man nicht zerstören, man muss sie mit Liebe füllen.
Bu yoyo sanki yok edilemez.
Das Jo-Jo ist unzerstörbar.
Yok edilemez K-Directorateın kontrolünü devralmış bulunuyorsunuz.
Sie beherrschen jetzt die unzerstörbare Gruppe K.
Ruh asla yok edilemez.
Eine Seele kann man nicht zerstören.
Evet çünkü gerçek yok edilemez.
Ja, darum ist die Wahrheit unzerstörbar.
Marshall kendisinin yok edilemez olduğunu düşünürdü.
Marshall pflegte zu denken, er wäre unzerstörbar.
Anladığım kadarıyla makine yok edilemez.
Soweit ich weiß, ist die Maschine unzerstörbar.
Bu anahtar yok edilemez.
Dieser Schlüssel kann nicht zerstört werden.
Yani enerji hiç bir zaman yaratılmaz ve yok edilemez.
Energie kann niemals erzeugt und niemals vernichtet werden.
Bu sanki… Sanki yok edilemez gibi.
Die ist… Die scheint unzerstörbar zu sein.
Ruhsal bir doğa, fiziksel ateşle yok edilemez.
Ein geistliches Wesen kann nicht von einem physischen Feuer vernichtet werden.
O da artık temelde yok edilemez olduğunu olmak, biraz korkutucu.
Schon unheimlich, dass er quasi unzerstörbar ist.
Olgunlaşmamış bir ego fırlatılıp atılamaz, yok edilemez.
Ein unreifes Ego kann man nicht abwerfen, kann man nicht zerstören.
Böyle bir ulus yok edilemez.
So eine Nation kann nicht zerstört werden.
Neredeyse yok edilemez ama yine de pamuklu kumaş gibi nefes alır.
Praktisch unzerstörbar doch er atmet wie ägyptische Baumwolle.
Seddi geçtiğinizde yok edilemez olacaksınız.
Sobald ihr sie überquert habt, werdet ihr unzerstörbar sein.
Yok edilemez kız incinecek diye kendini açığa çıkaramıyor.
Das unzerstörbare Mädchen, die nie aus sich rausgeht, um nicht verletzt zu werden.
Sonuçlar: 99, Zaman: 0.071

Farklı Dillerde Yok edilemez

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca