YORUMCULAR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Kommentatoren
• Gutachter
• Rezensenten

Yorumcular Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Yorumcular iyi giyiniyor.
PROST-Leser sind gut gekleidet.

Biz de onların yararlı öneriler için dergi yorumcular teşekkür ederim.
Wir danken auch den Zeitschrift Rezensenten für ihre hilfreichen Anregungen.

IPEG yorumcular kontrol edecek ne.
Was die IPEG Gutachtern überprüfen.

Bazen var olmayan web siteleri için yorumcular olduğunu iddia ederler.
Manchmal behaupten sie, Gutachter für Websites zu sein, die nicht existieren.

Ama o yorumcular gerçeği söylüyor.
Aber es stimmt, was die Kritiker sagen.

Yorumcular kimin haklı olduğunu tartışıyor.
Kommentatoren diskutieren, wer recht hat.

Avrupalı yorumcular bilanço çıkarıyor.
Europas Kommentatoren ziehen Bilanz.

Yorumcular filmin kanlı özel efektlerinden hoşlanmadı.
Rezensenten mochte die blutigen spezialeffekte des films nicht.

Diğer yorumcular terapiden bahsetti.
Andere Kommentatoren haben die Therapie erwähnt.

Yorumcular bu çatışmaların ortak noktasını araştırıyor.
Kommentatoren beleuchten die Gemeinsamkeiten dieser Konflikte.

Ama diğer yorumcular bu tercümeleri reddetmişlerdir.
Sprachforscher lehnen diese Interpretation ab.

Yorumcular post-gerçek siyasetin nedenlerini araştırıyor.
Kommentatoren untersuchen die Ursachen postfaktischer Politik.

En güvenilir yorumcular web sitesini kırmızı renkle işaretliyor.
Die meisten vertrauenswürdigen Reviewer markieren die Website rot.

Yorumcular gerçek barışın hala çok uzak olduğundan endişeli.
Kommentatoren fürchten, dass wahrer Friede in weiter Ferne liegt.

Diğer birçok yorumcular bunun aradıkları akne ürünü olduğunu söylüyor.
Viele andere Kritiker sagen, dass dies das Akne-Produkt ist, nach dem sie gesucht haben.

Yorumcular Putinin stratejisinin ne olabileceğini tartışıyor.
Kommentatoren diskutieren, welche Strategie Putin damit verfolgt.

Yunan yorumcular iyimser davranmak için bir sebep göremiyor.
Griechische Kommentatoren sehen keinen Grund zu Optimismus.

Yorumcular“ algoritma gereği Müslüman yasağı” olarak nitelendirdi.
Kommentatoren charakterisierte es als"Muslim Verbot durch Algorithmus".

İrlandalı yorumcular yeni bir devletin kurulduğunu şimdiden görüyor.
Irische Kommentatoren sehen bereits einen neuen Staat entstehen.

Yorumcular bu hamlenin başarısından neden şüphe ettiklerini açıklıyor.
Kommentatoren erläutern, warum sie am Erfolg des Vorhabens zweifeln.

Avrupalı yorumcular da 5G sektörü liderine yapılan muameleyi tartışıyor.
Europas Kommentatoren diskutieren über den Umgang mit dem 5G-Marktführer.

Yorumcular Avrupanın hangi alternatiflerinin olduğunu da tartışıyor.
Kommentatoren diskutieren außerdem, welche Alternativen sich Europa bieten.

Avrupalı yorumcular bu açık antisemitizmi kınıyor ve ifadenin sonuçlarını tartışıyor.
Europas Kommentatoren verurteilen den offenen Antisemitismus und diskutieren die Konsequenzen.

Yorumcular, henüz netleşmemiş bu işbirliği için seçilen isimden rahatsız.
Kommentatoren stören sich an der Bezeichnung dieser noch unklaren Kooperation.

Ama bazen, yorumcular sanat kalitesi belirgin bir fark animasyon vs izleyecek.
Aber manchmal, Gutachter beobachten einen deutlichen Unterschied in der Qualität der Kunst vs animation.

Yorumcular Hıristiyanlar ile Müslümanlar arasındaki şiddetin tırmanmasından endişeli.
Kommentatoren fürchten eine Eskalation der Gewalt zwischen Christen und Muslimen.

Yetkili, kritik yorumcular ve iyi bilgilendirilmiş araştırmacılar, profesörler ve klinisyenler geliştirmek;
Für die Entwicklung kompetente, kritische Gutachter und gut informierte Forscher, Professoren und Ärzte.

Bu yorumcular aslında gerçek ve bağımsız olsun, kendinize hakim olmalıdır.
Ob diese Rezensenten tatsächlich real und unabhängig sind, müssen Sie für sich selbst beurteilen.

Çek yorumcular, Horáčekin göreve uygun olduğu görüşünde.
Tschechiens Kommentatoren halten Horáček für geeignet.

Bazı yorumcular bir daha milliyetçiliğe izin verilmemesi uyarısında bulunuyor.
Einige Kommentatoren mahnen an, Nationalismus nie wieder zuzulassen.