Zayıf Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Küçük. Zayıf.
Zayıf değil de.
Çok Zayıf- 12.
Zayıf olduğu.
D efekti zayıf.
D effekt schlecht.Combinations with other parts of speech
Zayıf ve güçlü.
Kızıl saç, zayıf.
Hiç zayıf değildin.
Dediğim gibi, zayıf.
Wie gesagt, mager.Zayıf ve güzel.
Schlank und hübsch.Aranızdaki zayıf bir.
Zayıf ve suratsız!
Dünn und mürrisch!Orası biraz zayıf, ama.
Ist etwas dünn da, aber.Zayıf ve esmer.
Dünn und dunkelhaarig.Bu onu zayıf gösterir.
Damit zeigt sie Schwäche.Zayıf olmak harika.
Toll, dünn zu sein.Bu bizi zayıf göstermez mi?
Wir wirken verwundbar.Zayıf kal Hajar.
Bleiben Sie schlank, Hajar.Kendimi zayıf hissediyorum.
Ich fühle mich schwach.Zayıf, Hayır! Yumuşak, evet!
Weich ja, schwach nein!Başbakan Osiminov zayıf.
Der Premierminister ist schwach.Sizi zayıf gösterir.
Das zeigt Schwäche.Zayıf biri de değil.
Und er ist nicht gerade schlank.Sizin. Ne kadar zayıf olduğumu görüyor musunuz?
Ihrer. Sehen Sie, wie schwach ich bin?Zayıf ve korumasızlar?
Die Schwachen? Und Sizin. Ne kadar zayıf olduğumu görüyor musunuz?
Den Ihren. Sehen Sie, wie schwach ich bin?Zayıf optimize edilmiş performans.
Schlecht optimierte Performance.Ama bu zihnen zayıf düşme zamanı değil!
Zayıf ölürsün ama temiz ölürsün.
Du stirbst dünn, aber du stirbst rein.AutoDraw bu zayıf çizimi dönüştürebilir.
