ÖRNEKLERININ ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• samples
• instances of
• patterns
• examples
• sample

Örneklerinin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Mutfağımızın en güzel örneklerinin tadını çıkarın.
Now enjoy a sampling of our finest cuisine.

Bond kaya örneklerinin Crab Keyden geldiğini öğrendi.
Bond discovered those rock samples of Strangways' came from Crab Key.

Aynı zamanda büyücülük suçlamalarının nedeni olduğu ve bütün topluluk örneklerinin lanetlendiğine inandığı söyleniyor.
It has also been said to be the cause of accusations of bewitchment and examples of whole communities believing they were cursed.

Ona, aradığı kan örneklerinin izini bulduğumuzu söyleyin.
He's looking for. We tracked doWn those blood samples.

Doktorlar, tüm testlerden sonra labaratuvarın saptadığı, ilk sekiz kurbandan gelen meni örneklerinin belirleyici olmadığını söyledi.
And after all the testing, the lab determined that one of the semen samples from the first eight victims Was What doctors call a nonsecretor.

Topladığım kan örneklerinin hepsi Oscar Pradoya ait.
Blood specimen's I collected all came back belonging to Oscar Prado.

Newsweek derisindeki mektupların yeniden basımıyla yapılan karşılaştırmaya göre,… Osborn Ortaklığının ön görüşü el yazısı örneklerinin hakiki olduğu yönünde.
The matching against the reprinted letters from Newsweek magazine, Osborn Associates' preliminary opinion is that the handwriting samples are genuine.

Bond kaya örneklerinin Crab Keyden geldiğini öğrendi.
Bond has discovered those rock samples of Strangways' came from Crab Key.

Sezgilerin geçerliliği diye birşey var, kısaca birşeylerin ihtimalini örneklerinin akla ne kadar kolay geldiğiyle ölçmemiz anlamına gelir.
There's the availability heuristic, which basically means we estimate the probability of something by how easy it is to bring instances of it to mind.

Hani, sana bu kan örneklerinin hiçbir şey… çağrıştırmadığını söylemiştim?
Well, you remember those castoff patterns I said didn't make any sense?

Glukoz tolerans testi, hastalara belirli bir miktarda glukozun verildiği ve ardından verilen glukozun kandan ne kadar çabuk sürede temizlendiğini belirlemek için kan örneklerinin alındığı tıbbi bir testtir.
The glucose tolerance test is a medical test in which glucose is given and blood samples taken afterward to determine how quickly it is cleared from the blood.

Bunun çoğu türde üreme örneklerinin normal bir parçası olduğuna inanıyorum.
I believe it is a normal part of breeding patterns in most species.

Canavarın kan örneklerinin bile dahil olduğu bir sürü veri elde etti ve yerini tespit ettiler.
Had collected reams of data on the creature, even blood samples, and they had gotten a location on it.

Söz konusu baltadaki tüm kan ve saç… örneklerinin menşei hayvan olduğu saptanmıştır.
All blood and hair samples on the hatchet in question were found to be animal in origin.

Ben ona dışkı örneklerinin tanıda kullanılmadığını zaten söyledim. Ve kesinlikle kauçuk eldivenle yapılmadığını da.
I already told her that stool samples are not used in a diagnosis and certainly not retrieved with a rubber glove.

Söz konusu baltadaki tüm kan ve saç… örneklerinin menşei hayvan olduğu saptanmıştır.
Were found to be animal in origin. All blood and hair samples on the hatchet in question.

Postmodern mimari ilk örneklerinin 1950lerde başlıdığı varsayılan ve günümüz mimarisinde de etkisini sürdüren uluslararası bir üsluptur.
Postmodern architecture is an international style whose first examples are generally cited as being from the 1950s, and which continues to influence present-day architecture.

Yazar, zekice araştırmalar sonucunda Armstrongun 1999daki idrar örneklerinin çoğunda EPO denen bir doping ilacı bulunduğunu ortaya çıkarmıştı.
Through clever detective work, the author discovered that many of Armstrong's urine samples from 1999 contained a doping drug called EPO.

Arabadan alınan kan örneklerinin… değişik antiserumlara karşı reaksiyonlarını gözlemliyorum.
Against the blood samples taken from the car. given by the different antisera.

Radcliffe-Brown bunu sorduğunda sosyal uygulamaların bazı örneklerinin kendilerini tekrarlayabilmekte ve sabitleştikleri görülebilmekteydi?
Radcliffe-Brown asked, would some patterns of social practices repeat themselves and even seem to become fixed?

Ukrayna menşeli, örneklerinin bulunduğu tek labaratuarda burası.
It's a Ukrainian strain, and this is the only lab in the area that has a sample.

Daha sonra laboratuarda, Strangwaysin örneklerinin radyoaktif olduğu gerçeğini sakladın.
You made no reference to the fact that Strangways' samples were radioactive. Then later at the lab.

Hannah Geistin S-888 örneklerinin son satışlarının dökümü nedir? Evet, elbette.
What is the recent sales history for Hannah Geist sample S-888? Yeah, sure thing.

Bagajda ve arabanın içinde bulunan saç ve deri… örneklerinin çoğu… araç sahibi veya aile üyelerinden biriyle uyuşuyor.
In the boot and in the interior of the car The majority of hair and skin samples found matched the vehicle owner or a family member.

Hannah Geistin S-888 örneklerinin son satışlarının dökümü nedir? Evet, elbette?
Yeah, sure thing. What is the recent sales history for Hannah geist sample s-888?

Bagajda ve arabanın içinde bulunan saç ve deri… örneklerinin çoğu… araç sahibi veya aile üyelerinden biriyle uyuşuyor.
The majority of hair and skin samples found in the boot and in the interior of the car matched the vehicle owner or a family member.

Bu mu olmalıydı bu ayrım örneklerinin gerçekte yanlış anlaşılan ve gerçekle örtüşmeyen?
Could it be that these instances of discrimination are in fact misunderstandings that have been blown out of proportion?

Bagajda ve arabanın içinde bulunan saç ve deri… örneklerinin çoğu… araç sahibi veya aile üyelerinden biriyle uyuşuyor.
The majority of hair and skin samples found matched the vehicle owner or a family member. in the boot and in the interior of the car.

Gerçekle örtüşmeyen? bu ayrım örneklerinin- Bunu açıklayamam. gerçekte yanlış anlaşılan ve Bu mu olmalıydı.
Instances of discrimination are in fact misunderstandings… that have been blown completely out of proportion? Could it be that these.

Gerçekle örtüşmeyen? bu ayrım örneklerinin- Bunu açıklayamam. gerçekte yanlış anlaşılan ve Bu mu olmalıydı?
Could it be that these… instances of discrimination are in fact misunderstandings… that have been blown completely out of proportion?