HAVALANDIRMAYA ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri S

Isim
vent
delik
havalandırma
menfezi
boşalt
bacadan
hava
vanadan
air conditioning
to ventilate
havalandırmaya
aeration
havalandırmaya

Havalandırmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Havalandırmaya gir.
Get in the vent.
Geri kalanı havalandırmaya.
The rest, main ventilation.
Havalandırmaya bak!
Look at the venting!
Diğerleri ana havalandırmaya.
The rest, main ventilation.
Havalandırmaya devam et.
Continuing aeration.
Geri kalanlar ana havalandırmaya.
The rest, main ventilation.
Havalandırmaya hazırlanın!
Prepare to ventilate!
Donatello, havalandırmaya devam.
Donatello, continue aeration.
Havalandırmaya test yaptın mı?
Did you run tests on the air?
Kamerayı havalandırmaya koydum.
The camera is in the vent.
Havalandırmaya girerse kargomu mahveder bu!
That hits the ventilation, it's gonna ruin my cargo!
Avara Demiri, havalandırmaya bir şey düştü.
Outrigger, something fell down the vent.
Havalandırmaya ihtiyacımız var ama belki gelecek sene. Evet.
Yeah. We need air conditioning, but maybe next year.
Donmuş tavukların havalandırmaya ihtiyacı olmaz.
Frozen chickens don't need ventilation.
Havalandırmaya hazırlanın! Havalandırma işe yaramaz.
Prepare to ventilate! Ventilating won't do anything.
BO ayakkabıları tekrar havalandırmaya koymak en iyisi.
Better put those shoes back in the vent.
Neden havalandırmaya kamera saklamış ki?
Why would somebody hide a camcorder in a vent?
Özel bir jeneratöre ve daha iyi havalandırmaya ihtiyacım var.
I'm going to need a dedicated generator and way more ventilation.
Harika, havalandırmaya ne oldu?
Great. What about the AC?
Özel bir jeneratöre ve daha iyi havalandırmaya ihtiyacım var.
And way more ventilation. I'm going to need a dedicated generator.
Demek ki havalandırmaya yakın bir yerdeler?
So, they're somewhere near an airlock?
Bunu birisi yerleştirmiş Rafe, mağarayı yıkmak için havalandırmaya koymuş.
Someone planted this, Rafe, put it in that vent to blow the chamber.
Şimdi havalandırmaya döndü.
Now she's back in the vent.
Tahminimce biri onu boğazından tuttu ve başını havalandırmaya vurdu.
I'm guessing someone held her by her throat and slammed her head into that ventilation fan.
Ne zamandan beri havalandırmaya dokunmak yasadışı oluyor?
Since when is it illegal to touch a vent?
Havalandırmaya polenler için bir filtre takmayı düşünemezler mi.
Might wanna think about getting some pollen filters in the venting.
Ve bir izleme odasına ve havalandırmaya bağlanan pencereler yaptık.
And we built windows that connected to a viewing room and ventilation.
O şeyler havalandırmaya girmenin bir yolunu bulabilirler.
Those things may find a way into the vent.
Ve bir izleme odasına ve havalandırmaya bağlanan pencereler yaptık.
To a viewing room and ventilation. And we built windows that connected.
Bunu al, havalandırmaya git ve Stickse yardım et.
Take this, go through that ventilation shaft, and help Sticks.
Sonuçlar: 144, Zaman: 0.0287
S

Havalandırmaya eşanlamlıları

menfezi

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Ingilizce