Izin verecekler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gitmene izin verecekler.
Öbür dünyaya gitmene izin verecekler.
Sana izin verecekler.
Ne zaman konuşmana izin verecekler?
Gitmene izin verecekler, Nessa.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
ne vereceksinbir şey vereceğimödünç vereceğimson vereceğimgeri verecekne zaman vereceksinher şeyi vereceğimacı verecekbüyük mükafat verecektirbüyük ecir verecektir
Daha
Hayır, sınava girmeme izin verecekler.
Gitmeme izin verecekler.
En azından dönemi bitirmeme izin verecekler.
Gitmesine izin verecekler.
Bence özür dilersen, gitmemize izin verecekler.
Onun gitmesine izin verecekler!
Eğer özür dilediğini açıklarsan yaşamana izin verecekler.
Ve sonra kalmana izin verecekler.
Konuşuyordun, ama düşüncelerini söylemene ne zaman izin verecekler?
Buna gerçekten izin verecekler mi?
Kendi muhafız alayınızla Elbaya çekilmenize izin verecekler.
Gitmene ne zaman izin verecekler, tatlım?
Sonra da bana fazladan yardımcı bulundurmama izin verecekler.
Yarın eve gitmeme izin verecekler.- İyiyim.
Guantanamoya ulaşınca ailenle konuşmana izin verecekler.
Yarın eve gitmeme izin verecekler.- İyiyim.
Kendi muhafız alayınızla Elbaya çekilmenize izin verecekler.
Yarın eve gitmeme izin verecekler.- İyiyim.
New Bernlüler mahsulden paylarını aldıktan sonra geri dönmenize izin verecekler.
Yarın eve gitmeme izin verecekler.- İyiyim.
Eski hayatını geri almana izin verecekler.
Eski hayatını geri almana izin verecekler. Öyle mi?
Karatenin kurallarına uyuyorsan, sana izin verecekler.
Rol yapıyorlar, geçmemize izin verecekler, değil mi?
Eski hayatını geri almana izin verecekler. Öyle mi?