TOPLUM ne Demek Ingilizce - Ingilizce Çeviri

• society
• community
• public
• social
• people
• societal
• societies
• communities

Toplum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Bu toplum işi.
It's community service.

Ne yazık ki filler ana erkil toplum oluşturuyorlar.
I'm afraid elephants form matriarchal societies.

Toplum açısından bakarsan evet.
Yes, in terms of societal roles.

Seoheun toplum merkezi̇.
An8}SEOHEUN COMMUNITY CENTER.

Toplum ortak bir düşman arar.
Communities seek out a common enemy.

Bir noktada her toplum çökmüştür.
All the societies collapsed.

Toplum uç insanlar yaratıyor.
I think people create societies extremist.

Liderleri öldürüldü… toplum silahlarla ve uyuşturucu ile doldu.
Communities flooded with drugs and weapons.

Toplum silahlarla ve uyuşturucu ile doldu.
Communities flooded with drugs and weapons.

Liderleri öldürüldü… toplum silahlarla ve uyuşturucu ile doldu.
Communities flooded with weapons and drugs.

Toplum silahlarla ve uyuşturucu ile doldu.
Communities flooded with weapons and drugs.

Onlara karşı hareket etmek birçok toplum için felaket olur.
To move against them would be disastrous for many communities.

Buradaki toplum epey içiçe yaşıyor.
Communities around here are pretty tight-knit.

Dünyayı dolaştık ve her çeşit kabile, toplum ve kültürü gördük.
We have traveled the world now and seen all manner of tribes, societies and cultures.

Olaya toplum ve yatırımcı açısından bakarsak.
From an investment and societal point of view.

Dünyayı dolaştık ve her çeşit kabile, toplum ve kültürü gördük.
Societies and cultures. We have traveled the world now and seen all manner of tribes.

İnsan, toplum gibi birçok hata yapıyoruz.
We make a lot of mistakes as people, as societies.

Birdie Yavrukurt. Benliğimizi güçlendirme yoluyla… toplum inşa ediyoruz.
It's Birdie Scouts, through strengthening ourself… No. and we work on building communities.

Seoheun toplum güvenli̇ği̇ merkezi̇ daddy'' ne?
SEOHEUN COMMUNITY SECURITY CENTER Daddy what?

Fakir komşunun hayatını hoş ve sıcak bir ortama çevirmek toplum liderlerinin görevidir.
Making the poor neighbor's life sweet and warm is the sense of societal leaders.

Ve toplum bu endüstriden fayda sağlamalı.
And that the communities are benefitting from the industry.

Bu güçler kontrol edilmediği takdirde,… bireyler ve toplum kaos içinde yok olmaya sürüklenebilirdi.
Forces which if not controlled, led individuals and societies to chaos and destruction.

Her toplum o toplumdaki baskın değerlerini destekleme eğiliminde.
All societies tend to support the dominant values of that society.

Gi̇zli̇ toplum ve bantlar i̇rlanda.
Ireland's Secret Societies on the roads of Dublin. and highwaymen.

Toplum psikolojisi hakkında siz üç bok çuvalının bilmediği şeyler biliyorum.
I know something about societal psychology that you three turd balls don't.

Nicholasa göre bireyler ve toplum karbon atomlarının bağladığı elementler gibidir.
Nicholas believes humans and societies are like groups of carbon atoms.

Toplum psikolojisi hakkında siz üç bok çuvalının bilmediği şeyler biliyorum.
That you three turd balls don't. See, I know something about societal psychology.

Ama insanlığın sivil toplum dediği şey kibir ve yozlaşmaya kurban gitti.
But humanity's so-called civil societies soon fell victim to vanity and corruption.

Kanunlara, toplum kurallarına ve başkalarının haklarını önemsememektir.
A disregard for the law… societal standards and the rights of others.

Tarihteki pek çok toplum çift cinsiyetli insanları onurlandırmıştı.
Many societies throughout history have honored and revered transgendered people.