Yok tabii Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yok tabii!
Video kaydı yok tabii.
Yok tabii.
Kayıp bir belge yok tabii!
Yok tabii.
İnsanlar da tercüme ediyor
Acele etmeye de gerek yok tabii.
Yok tabii. Ne?
Neden burayı seçtin bir fikrim yok tabii.
Yok! Tabii ki hayır!
Sende numarası yok mu?- Yok tabii ki. Çabuk ol!
Yok. Tabii ki hayır.
Ama onları götürebileceğimiz güvenli yer yok. Tabii ki.
Evet, yok tabii ki, evet.
Bu ateşleme bölmesi galiba ama bizde anahtar yok tabii.
Yok tabii, söz verdim ya.
Mike Rossun hâlâ bizenasıl sorun çıkardığını duymak istiyorsan yok tabii.
Yok tabii, söz verdim ya.
Bunun için kellemi koparacağından şüphem yok tabii ben erken davranıp önce seninkini koparmazsam.
Yok tabii, kusura bakma.
Sen bana'' benden güzeli var mı'' diye soruyorsun ben de'' ne münasebet kraliçem yok tabii'' ki diyorum.
Yok tabii. Biz çekilelim.
Artık yok. Tabii… kızı bana satacaksan.
Yok tabii. Biz çekilelim.
Yok tabii, iyi ki geldin.
Yok, tabii ki seni duyabiliyorum.
Yok tabii. Birkaç tavşan kapanı var.
Yok tabii ki. Doktor, şu lanet odan nerede?
Yok tabii ki. Doktor, şu lanet odan nerede?
Yok, tabii ki sana geri vermek durumundalar.
Yok tabii ama adamların dediklerini yapmazsak Peline bir zarar verebilirler.