Ahşaptan Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tabanı ahşaptan mı?
Ahşaptan kurtulmak mı istiyorsun?
Taştan ya da ahşaptan.
Diye ahşaptan kaçınılır.
Sanırım bir nar bülbülüydü.- Ahşaptan oyulmuş.
İnsanlar da tercüme ediyor
Hâlâ ahşaptan Noel ağacı yapıyorlar mı?
Şehir taştan ve ahşaptan oluşmuştur.
Ahşaptan bir yapı ve içerisinde biri var.
Duvar saati ahşaptan yapılmış.
Çoğu kahve karıştırıcıları Akağaç ahşaptan yapılıyor.
Genelde cam veya ahşaptan yapılır.
Bu, eskiden ahşaptan yapılma olan bir adam için saçma bir mazeret oldu.
Çok yakında şehirde ahşaptan bir şey kalmayacak.
Adını ahşaptan yapılmış büyük bir insan heykelinin ateşe verilmesinden alıyor.
Bütün evler taştan ya da ahşaptan yapılmış.
Önünüzde ahşaptan masa ve sandalyeler var.
Bütün evler taştan ya da ahşaptan yapılmış.
Kara Tuz Denizini ahşaptan atlarla geçecek misiniz?
Bu şömineler genellikle metal ve ahşaptan yapılmış.
Bu 3 parça doğal ahşaptan oluşan üç katlı bir parkedir.
Bina sömürge tarzında taş, mermer ve ahşaptan yapılmıştır.
Mümkünse, doğal ahşaptan bir mutfak satın alın.
Hem kontrplak hem de sunta, esas olarak ahşaptan oluşur.
Gepetto isimli kuklacı bir gün ahşaptan bir çocuk yapar ve ismini Pinokyo koyar.
Sekiz odalı, iki katlı ahşaptan yapılma evim parçalara ayrıldı ve üstüme örtüldü.
Çünkü bu örnek tamamen ahşaptan yapılma bir çocuk evi.
Aynı zamanda, gerçek ahşaptan yapılmış bir kattan daha güçlü ve aşınmaya dayanıklıdır.
Sıklıkla, ahşap bir evde yaşayan insanlar, ahşaptan yapılmış zemini tercih ederler.
Köyün tamamen taş ve ahşaptan yapılmış geleneksel mimarisine göre inşa edilmiştir.
Vücudun kalbinde, metal panellerle süslenmiş ahşaptan yapılmış bir çerçeve yatıyordu.