Bilekler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
İri bilekler.
Bilekler yukarda.
Hoş bilekler.
Bilekler ve topuklar.
Pekala. Bilekler, duruş.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Bilekler için korkunçtur.
Ne biçimli bilekler!
Bilekler çok mu sıkı olmuş?
Eller bir arada bilekler çapraz.
Bilekler daha kıvrık, goril gibi.
Sadece… Sadece bacaklar ve bilekler.
Bileklerini kemer tokama sürt.
Problemli kollar zayıf bilekler.
Bilekler mor renkli bantla bağlanmış.
Ayrıca kurbanın bileklerinde sıyrıklar olduğunu fark ettim.
Bilekler, dirsek, kırık dizkapağı, koksiks.
Geniş kalçalar, kalın bilekler, ve yer çekimi merkezimiz düşük.
Bu bilekler… daha iyisini hak ediyor.
Ama adam kelepçelenseydi bileklerinde morluk görmez miydik?
Bu bilekler bana tanıdık geldi. Bayan Daubray-Lacaze!
Ancak çoğu zaman seçim ellere düşer: omuzlar,önkollar, bilekler.
Bilekler keyif alabilme yeteneğini temsil eder.
İşte size güzel bir şey… oradan kırık bir burun,ağrıyan bilekler, ve de kollarımın altındaki çok şirin morluklarla ayrıldım.
Bilekleri çözüp, röntgen için hazırlamalıyız. -Bunları sıkı bağlamışlar.
Genç kızın bileklerindeki kesikler, kendi kendine yaptığını gösteriyor.
Bilekler ve ayak bilekleri telle bağlıydı, Uh, işaretler ve morarma boğuşma ve direnme, en sonunda da kafası kesilerek öldürülme-- Her şey uyuyor The Judas hareket tarzları birkaç şey hariç.
Küçük eklemler için( dirsekler, bilekler, parmakların falanksı), bir kez yapılan 10-20 mglik bir enjeksiyon yeterli olacaktır.
Kesilmiş bilekler, banyonun her yerinde kan senin gelip bulmanı bekliyor.
Fırçalar, bilekler, omuzlar, önkollar- bunlar genellikle açık yerlerdir.
Bilek ve boğazı çitinizle, arka tarafı da bastonunuzla uyumlu.