Geniş omuzlu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Geniş omuzluydu.
Büyük kafalı. Geniş omuzlu.
Geniş omuzludur” diyor.
Boylarında, geniş omuzlu, mavi gözlü.
Geniş omuzlular da öyle ama bu, onları beklemeyi sevdiğim anlamına gelmiyor.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Daha
Boylarında orta yapılı, geniş omuzlu asil duruşlu.
Uzun boylu, geniş omuzlu, bir deri bir kemik gibi inceydi.
Gerçek adı Aristokles olan düşünüre, Platon adını, geniş omuzlu, yapılı bir genç olduğu için bir öğretmeni takmıştı.
Kocaman, geniş omuzlu, uzun kollu ve tırnaklı olduğunu söylerdi.
Değişiklikler ayrıca kendileri siluetleri meydana gelmiştir- moda şık çizgiler,serbest kesim giysiler, geniş omuzlu görsel yaratılması oldu.
Örgülü saçları olan ve geniş omuzlu… Ne demek istediğimi anladın mı?
Bu durumda daha geniş omuzlu birini kullanmak daha akıllıca olmaz mı?
Öyleyse geniş omuzlara, ufacık göğüslere kocaman ayaklara aldırış etmiyor--.
Geniş omuzları vardı.
Şu geniş omuzlara bak.
Geniş omuzları.
Şu geniş omuzlara bak.
Jon geniş omuzlara sahiptir.
Geniş omuz ile LILLA-Wood bebek askılar, Katı ahşap elbise askısı 5012.
Geniş omuz istiyoruz anlaşılan.
Geniş omuzların var.
Geniş omuzlar mı?
Bu geniş omuzları ve gördüğüm en mükemmel saçları vardı.
Geniş omuzların modası çoktan geçti.
Gaylord Mitty geniş omuzlarını dikleştirdi… ve yumuşak bir şekilde seslendi.
Sen, Geniş Omuz.
KÜÇÜK- giysi öğe kodu için pantolon bar ile lüks geniş omuz ahşap askıyla: 4013.
Pek anlayamadım. Şöylediyelim, sadece Deline, gemimi yüzdürüp geniş omuzları ve kıllı göğsü olandı.
Şu geniş omuzlara bak!
Sevimli Lucynin geniş omuzları var.