Hiyerarşik Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hiyerarşik bir konuşma bu!
Bu Xibalbanın hiyerarşik yapısını gösteriyor.
Hiyerarşik bir çalışmayı gerektirir.
Lerde piskoposluk ağları( hiyerarşik ağlar) inşa etmemiştik.
Hiyerarşik sosyal gruplar halinde yaşarlar.
Küçük proje grupları, otoriter ve hiyerarşik biçimde çalışırlar.
Hiyerarşik düzene saygı duyulduğu için iyi olurdu.
Sorgudaki tüm tablolar basit, hiyerarşik bir ilişkiye sahip olmalıdır.
Toby hiyerarşik çıkarsama tekniklerini denedi hatırlama egzersizleri.
Bu önemlidir, çünkü kalıtım, hiyerarşik sınıflandırma kavramını destekler.
Hiyerarşik bir toplum, sefalet ve cehaletin temelinde mümkün olan tek şeydir.
Bence burada aile ilişkileri, hiyerarşik toplumsal ilişkileri temsil ediyor.
Hiyerarşik toplum ancak yoksulluk ve bilgisizlik üzere kurulu olduğu sürece var olabilirdi.
Cidden, birinci ve ikinci keman hiyerarşik değildir sadece rolleri farklıdır.
Hiyerarşik toplumun varlığı, uzun sürede, ancak yoksulluk ve cehalete yaslanarak sürebilirdi.
İktidarı kimin elinde tuttuğu önemli değildir, yeter ki hiyerarşik yapı hep aynı kalsın.
Yani, Mısır toplumunun katı ve hiyerarşik yapısını belirleyen yalnızca Firavunlar değillerdi.
Hiyerarşik grup Kaizala, Üyeler arasındaki iletişimin türüne bağlı olarak farklı grup yapılarında etkileşim kurabilir.
Windows Live Fotoğraf Galerisi, fotoğrafları anında düzenlemek için hiyerarşik etiketlemeyi kullanır, kişiler için, İnsanlar/ Charles, Yer/ İngiltere.
Birincisi hiyerarşik gözenekler ve diğeri materyaldeki makro-moleküler nano gözeneklilik.
Devlet payandaları( iş, ahlakçılık, endüstriyel teknoloji, hiyerarşik örgütler) gerçek ihtiyaçların ve arzuların tatmin edilmesinden daha gerekli değildir.
Hem hiyerarşik değerler tarafından denetlenen,… sınıf veya diğer antagonizmaların olmadığı hem de modern ve yüksek verimli bir toplum.
Insanlık korku, umursamazlık ve nefret çemberi içinde hapsoldu, hiyerarşik politik sistemleri ve bürokrasileri bu içgüdüler kontrol ediyor, insanın temel mutluluk arayış hakkını sınırlıyor.
Hiyerarşik bir toplum insanları belli bir şekilde( olumsuz) şekillendirecektir ve liberter olandan oldukça farklı bir“ insan doğası” üretecektir.
Kuzey Kore katı, hiyerarşik, tepeden inmeci, Sovyet tarzı, bürokratik bir rejimdi.
Çünkü hiyerarşik durumlarda yetkili kişinin, altındakilerin zayıf performansından dolayı itibarlarının sarsıldığını hissetmeleri yaygındır.
Aslında algoritmayı tanımladım.'' Hiyerarşik saklı Markov modeli'' denen şeye benziyor; 90lardan beri üzerinde çalıştığım bir şeydi.
Bu modüller hiyerarşik olarak düzenlenmişti. Hiyerarşiyi kendi düşüncemizle yaratmıştık.
Ama bireyin genellikle tek yaptığı şey… hiyerarşik mevkileri korumaktan ibarettir. Lisan tarafından allanıp pullanan… sözel bahanelerin ardına saklanarak.
Yönetilen terimler genelde önceden tanımlanmış ve hiyerarşik bir terim terim deposu yöneticisi veya yönetilen meta verileri ile çalışmak için gerekli izinlere sahip başka bir kişi tarafından kümesi halinde düzenlenmiş.