Irkildim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sadece irkildim.
Ama birden irkildim; kızgınlığım geçmişti bile, ve ben, Zorbanın bu insanlıkdışı çağrısının, içimdeki başka bir insanlıkdışı haykırışa karşılık verdiğini anladım.
Sadece biraz irkildim.
Birden irkildim. Kafamda bir şey hissettim.
Bir gece önce kış başında, gölet üzerinde yaklaşık dokuz dondu saat,ben bir kaz gürültülü Honking irkildim, ve kapıya adım oldu gibi kanatları ses duydum evime üzerinde alçak uçtu olarak ormanda fırtınasında.
Ama birden irkildim; kızgınlığım geçmişti bile ve ben, Zorbanın bu insanlık dışı çağrısının, içimdeki başka bir insanlık dışı haykırışa karşılık verdiğini anladım.
Ben benim kürekleri olarak dinlenme ve onun yeniden ortaya çıkar beklemek benim için de olduğunu bulundu o artacağını hesaplamak için çaba için tekrar ve tekrar, ben süzme oldu yüzeyine bir yol üzerinde,gözlerimi isterim arkamda onun tuhaf gülerek aniden irkildim.
Ama birden irkildim; kızgınlığım geçmişti bile ve ben, Zorbanın bu insanlık dışı çağrısının, içimdeki başka bir insanlık dışı haykırışa karşılık verdiğini anladım.
İrkildim çünkü'' Bolivya'' diye bağırdın.
Sokaktaydık. Arkasından yaklaşıp onu irkiltmiş olmalıyım.
Umarım seni irkiltmedim.
İrkildim çünkü konunun kapandığını zannetmiştim.
Bu sesten cidden irkiliyorsun, değil mi?
Küçük yarasa irkilir neredesin kim bilir.
İrkilmemin tek sebebi beni uyandırmış olmanız.
İrkiliyor, kararan gözlerinizi farklı yönlere çeviriyorsunuz.
Onu irkilten ne oldu dersiniz?
Bakın kim irkildi.
( Kahkahalar) Bu veriyi ilk duyduğumuzda, irkiliyoruz.
Sana ne zaman'' seni seviyorum'' desem irkiliyorsun.
Bu veriyi ilk duyduğumuzda, irkiliyoruz.
Az önce irkildin.
Bolivyadaki insanlar bile irkildi.
Eğer edemeseydim, şu anda irkilmek yerine ölü olurdun.
Beni şöyle irkiltmesene.
Ve onların gözbebekleri büyüyebilir, irkilebilirler, sonra aşağıya doğru bakarlar, güçlükle yutkunurlar ve hikayelerini anlatmaya başlarlardı.
Tom irkildi ve;'' Softly usulca, arkadaş çatırdama ve birbirine girme sana yok,'' Phineas dedi. elini itti.
O küçük kedi kurtarıcılarından irkilmedi. Ya da açlıktan ölen çocukların fotoğraflarını görünce kafasını çevirmedi.
Bayan Oliver, sizi bir şeyin irkilttiğini veya beklenmedik bir şey görmüş olabileceğinizi düşünmüş.
O, kendi ülkesi dışında diğer bir ses eşliğindeve bugüne kadar ve yine altında irkildi görünmeyen eller dokunun.