Istiridye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Çok fazla istiridye.
Buna istiridye denir.
Yarım kilo istiridye.
Hayır, istiridye gibi değil.
Söyledikten sonra istiridye ve bu!
İnsanlar da tercüme ediyor
Ya da istiridye soslu Mornay?
Burada en iyi istiridye var.
Onun istiridye olmadığından emin misin?
Jake… Bir daha istiridye görürsem.
Evet istiridye. Ben genellikle bunu yemem.
Mahalle sakinleri beni istiridye toplarken bulmuş.
Sen o istiridye barından çıkan bir incisin.
Gökyüzünden geldin ve bana istiridye gibiyim mi diyosun?
Ama anne istiridye göz kırptı ve sadece ağır kafasını salladı.
Malesef balıkçı o gün istiridye aldığınızı hatırlıyor.
Yetmiş istiridye, Thomas ve yazlık ev, tabi ki.
Yüzyıllardır erkekler cinsel performanslarını artırmak için istiridye yiyor.
Bir daha istiridye yemeyeceğim.
Yüzyıllardır erkekler cinsel performanslarını artırmak için istiridye yiyor.
Çürük istiridye mi yedin?
Dev istiridye ve confessionals yavaş yavaş kiliseler kaldırılır.
Ekip bozuk istiridye yemişti.
Evde istiridye mantarları yetiştiriyoruz: bilmek istediğiniz her şey.
İlk defa çiğ istiridye yemek gibi bir şey.
Kızınızda vibrio vulnificus var. Kabuğuüzerinde ikram edilen birkaç enfes istiridye.
Ama ezilmiş istiridye kabukları olduğu ortaya çıktı.
Söyledikten sonra istiridye ve bu! Ne bekliyordun?
Yavru istiridye, tavuk kanadı, yavru fok, büyük kayıp değil.
Birinci adımda üretilen istiridye bulamacı, enzimatik hidrolize tabi tutulur.
Eğer biri sana istiridye yedirirse, ne yemiş olacaksın?