Kafese Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kafese onu geri koyun.
Derhal kafese gir!
Kafese kapatılmış olanları sevmem.
Şu ikisini kafese birlikte koy.
Peki neden erkek arkadaşıyla kafese indin?
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Onları kafese koyan insanlar.
Ne zamandan beri dosyalar kafese konuyor?
Eğer Sam kafese girerse bu iş biter.
Kimse sana elini sürmeyecek, kafese geri dön şimdi.
Onları kafese koymak bu canavarlar için az bile.
Neden kuşları kafese kapattınız?
Kafese tıkıImış aslan gibi gerileceğini biliyordum.
Charlie, Bayan Hawkinsın kafese girmesi gerekiyor.
Kafese teröristleri atmakla ne yaptığını sanıyordun?
Annem ne zaman elini kafese soksa onu ısırırdı.
Birkaç mahkûm kavga etti ve ben de birini kafese koydum.
Ellerini kafese yakınlaştırırsan, o onları ısırır.
Yine geri geleceğiz ve ben bir daha kafese geri dönemem.
Ben bu kafese sonsuza kadar yalnız olarak hapsedildim.
Eminim bütün o muhafızları aşıp o kafese ulaşırsın.
Eğer Lucifer kafese dönmüyorsa, boynuz saklı kalacak.
Bir adam seçersin, o evlenir ve bu kurdu kafese koymak gibi, değil mi?
Ailesine onu kafese tıkmama yardım ettikleri için teşekkürler.
Tommy ilk olarak yoldaşlarını selamlıyor ve kafese giriyor.
Kafese gir ve aynanın arkasına saklan, orası boşmuş gibi gözükecek.
Halkınızla kavgamız yok, ama bu kafese girmenizde ısrar etmek zorundayım.
Lucifer kafese geri dönse de bazılarınız ona yardım etmeye çalıştı.
Karantina altına alınmak onları kafese kapatılmış hayvan gibi yapacak.
Beni kafese kilitlediğin ve ölüye dönüştüğümü söyleyerek uzaklaştığın zaman.
Bu test örneklerini senin beyefendi sevgilin gelmeden önce işaretleyip kafese koymak istiyordum.