Nehir Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ve de nehir.
Hâlâ aynı nehir.
Kızıl Nehir İki.
Ben nehir tarafına bakarım.
Kızıl Nehir Altı.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Daha
Fiillerle kullanım
Nehir berrak değil oysa.
Balık. nehir türü!
Nehir vadisine yaklaşılıyor.
Hala aynı nehir.
Nehir yine akmasına devam eder.
Cevap ver Kızıl Nehir İki.
Nehir manzaralı olsun isterim.
Bu toprak, nehir, gece…''.
Bu nehir suyu değil mi?
Pek çok çiftçi tohumları nehir kumu ile karıştırır.
Yerli nehir balığına ihtiyacımız yok.
Bu nedenle bölgede nehir ve göl bulunmamaktadır.
Birisi nehir bölgesiyle ilgili sorular sorduğunuzu söyledi.
Ülkenin topraklarında bir çok nehir var ve en yüksek nokta Balanesti Dağı.
Bu nehir cephe hattını kesip bizim tarafa doğru kıvrılıyor.
Her zaman yanımda Küçük Nehir Grubu vardır. Yanımda altı tane cd taşırım.
Nehir onu geri almadan önce onlara yardım etmeye gelmiş ölmeden önce.
Çok fazla nehir suyu içip uyandım.
Nehir aşağı yüzen cesetler- karartıcı şey hayatınızda kaldırılır.
Düzinelerce kaynak ve nehir gölü çevreleyen bir dizi bataklığı besliyor.
Votan nehir samuru öğrenilmesi çok zor bir yemektir.
Görünüşe göre Hayalet Nehir Üçgeni koca bir doğaüstü fenomenine ev sahipliği yapıyor.
Her gece nehir boyunca gezinmeleri görülebilirdi.
Arkamızda nehir var ve Fransızlar üç tarafımızdan yaklaşıyor.
Göl Kariba -bu nehir Zambezi kariba içinde bulunan büyük bir göl var.