Onu anlamaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ve onu anlamaya layığım.
Bütün bunlara rağmen, onu anlamaya çalıştım.
Onu anlamaya çalışıyorum.
Bizse hala onu anlamaya çalışıyoruz….
Onu anlamaya çalışın.
Sen doğduktan sonra onu anlamaya başladım.
Hep onu anlamaya çalışıyorum.
Aşk değilse nedir bunun gerekçesi, onu anlamaya çalışıyorum.
Şimdi onu anlamaya başlıyorum.
Ben op prblema var ve nasıl bir onu anlamaya değil….
Hâlâ onu anlamaya çalışıyorum.
Çocuğunuzu dinleyin ve onu anlamaya çalışın.
Onu anlamaya çalıştınız mı?
İnsan ve onu anlamaya çalışmak.
Onu anlamaya çalışmak gerekir.
Ancak öncelikle onu anlamaya çabalaman gerek.
Onu anlamaya çalışmaktan vazgeçtim.
Zihnine olumsuz bir düşünce geldiğinde onu anlamaya çalış.
Onu anlamaya ve ona yetmeye çalışıyordum.
Bu aralikta ne olmuş bitmiş, onu anlamaya çalişiyorum şu an.
Ancak, onu anlamaya çalıştığımı söyleyebilirim.
Kendini onun yerine koy ve onu anlamaya çalış.
Ama olsun onu anlamaya çalışmalıyız.
Kendinizi onun yerine koyun ve onu anlamaya çalışın.
Bir adam onu anlamaya olmadan bir dondurma çalmak için yönetir.
Evet, bunlardan hangisi onun erkek arkadaşı onu anlamaya çalışıyorum, belki de takım giyendir.
Onu anlamaya çalışmamız da boşuna bir uğraş olarak kalır.
Uzun zaman önce onu anlamaya çalışmayı bıraktım.
Eğer Poeyu tanısaydım, onu alkol sorunu yüzünden dışlamaz onu anlamaya çalışırdım.
Tek bir söz bile söylemeden onu anlamaya zorladı ve tehdit bile etmeden sessiz kalmam için beni zorladı.