Onun tutkusu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Onun tutkusu oydu.
Şüphesiz ki bu onun tutkusu.
Bu onun tutkusudur.
Eski korku filmleri onun tutkusu.
Bu onun tutkusu.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
ben onunonun babası
onun adını
onun hayatını
sen onaonun annesi
onun yüzünü
biz onaona ben
onun yerini
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
söyle onaona söyle
ona ver
ona dedim
ona dokunma
ona bak
ona ne yaptın
ona güvenmiyorum
ona inandım
ona sor
Daha
Üstelik fotoğraf da onun tutkusu….
Onun tutkusu bilgi.
Bu iş onun tutkusu.
Onun tutkusunu özlemişim.
Yemek yemenin onun tutkusu olduğunu biliyordun!
Onun tutkusuna şaşırıyorum.
Bütün bu olay, hayalet avcılığımız yani onun tutkusuydu.
Fizik onun tutkusuydu.
Uzun bir süre, ve Jeff Arno Akinatoru daha bulmaca sundu,ama onun tutkusu solmaya değildir.
Bu onun tutkusuydu.
Onun tutkusu her zaman futboldu.
Carrie, o araba onun tutkusuydu, senin değil.
Onun tutkusu maalesef benim için değil.
Bakir topraklar. Onun tutkusu keşfedilmemiş yerlerdi.
Onun tutkusu her zaman futboldu.
Sanat onun tutkusu değildir.
Onun tutkusu ve mesleği, kalabalıkla bir olmaktır.
Ve onun tutkularını.
Ama onun tutkuları burada durmuyor.
Seyahat etmek ise onun tutkularından biridir.
Ona tutkularının peşinden gitmeyi öğretin.
Babanız Şeytan için var oluyorsunuz ve onun tutkularını tatmin etmek istiyorsunuz.