What is the translation of " HARDWARE AND SOFTWARE " in Turkish?

• donanım ve yazılım

Examples of using Hardware and software in English and their translations into Turkish

Between the hardware and software put$ 300,000 of us.
Donanımı ve yazılımıyla beraber 300 bin dolarımız elinde.

In the end, a Chronicom is nothing but hardware and software.
Sonuçta, bir Chronicom sadece donanım ve yazılımdan oluşuyor.

It's a combination of hardware and software that can remotely take control of a nuclear power facility.
Bu, nükleer güç hizmetini uzaktan kumanda edebilen, donanım ve yazılımın bir birleşimidir.

Draytek support ZRTP in some of their VoIP hardware and software.
Draytek ZRTPyi VoIP yazılım ve donanımı açısından destekler.

In computers, both hardware and software co-evolve.
Bilgisayarlarda, hem donanım, hem yazılım ortaklaşa evrilir.

You are now a sophisticated network of tissue, hardware and software.
Artık karmaşık bir donanım ve yazılımdan oluşan bilgisayarsın.

I believe that the hardware and software for the network was acquired from the bankruptcy of another company.
Şebeke için gerekli olan donanım ve yazılımlarım iflas etmiş, başka bir firmadan elde edinildiğine inanıyorum.

I told you, brain science is all about hardware and software.
Beyin biliminin tamamen donanımdan ve yazılımdan ibaret olduğunu söylemiştim.

DSS technology levels(of hardware and software) may include: The actual application that will be used by the user.
KDS teknoloji seviyeleri( donanım ve yazılımın) aşağıdakileri içerebilir: Kullanıcının kullanacağı gerçek uygulama.

Their role is to help customers with Apple hardware and software.
Onların rolü müşterilere Apple donanım ve yazılımlarıyla yardımcı olmaktır.

Even when they had the hardware and software ecosystem, they were still missing the content, the music, that would go on it.
Yazılım ve donanım ekosistemine sahip olmalarına rağmen… içerik eksikliği vardı; sistemde olması gereken müzik yoktu.

She continued to use the machine as a test-bed for new hardware and software.
Makineyi yeni yazılım ve donanımlar için bir test ortamı olarak kullandı.

This merger is about synergy between hardware and software, between cash flow and capital needs.
Bu birleşme, donanım ve yazılım, nakit akışı ve finanse gereksinimi arasındaki uyumla ilgili.

Despite this reduction, battery life typically exceeds that of the original due to hardware and software optimizations.
Bu azalmaya rağmen, pil ömrü, donanım ve yazılım optimizasyonları nedeniyle orijinalinin pil ömrünü aşıyor.

OCS-NG collects information about the hardware and software of networked machines running the OCS client program"OCS Inventory Agent.
OCS-NG, OCS istemci programını( OCS Envanter Aracısı) çalıştıran ağ üzerinde toplanmış cihazlardaki donanım ve yazılımlar hakkında bilgi toplar.

Instead, Cingular Wireless gave Apple the liberty to develop the iPhone's hardware and software in-house.
Bunun yerine, Cingular Wireless Apple şirketine'' in-house'' telefonun donanım ve yazılım geliştirmesi için özgürlük verdi.

Leibniz was groping towards hardware and software concepts worked out much later by Charles Babbage and Ada Lovelace.
Leibniz, çok daha sonra Charles Babbage ve Ada Lovelace tarafından geliştirilecek olan donanımsal ve yazılımsal kavramları el yordamıyla arıyordu.

Various interfaces between the GSM subsystems are to be considered, along with the signaling system and the various components both hardware and software.
Sinyal sistemi ve çeşitli komponentler( hardware ve software) ile birlikte tüm gsm altsistemleri arasında çeşitli arayüzler vardır.

A Chronicom is nothing but hardware and software. In the end.
Sonuçta, bir Chronicom sadece donanım ve yazılımdan oluşuyor.

The SDK contains sets giving developers access to various functions and services of iOS devices, such as hardware and software attributes.
SDK, geliştiricilerin iOS cihazlarının donanım ve yazılım özellikleri gibi çeşitli işlevlerine ve hizmetlerine erişmesini sağlayan setler içerir.

Computer viruses reproduce using the hardware and software already present on computers.
Bilgisayar virüsleri de kopyalanmak için bilgisayarlarda varolan yazılım ve donanımları kullanırlar.

A software system is a system on intercommunicating components based on software forming part of a computer system a combination of hardware and software.
Yazılım sistemi( İngilizce: Software system) bir bilgisayar sistemini( donanım ve yazılımın birleşimi) oluşturan yazılım tabanlı sistemdir.

Dragon uses a"radiation-tolerant" design in the electronic hardware and software that make up its flight computers.
Dragon aracının uçuş bilgisayarlarını oluşturan elektronik donanım ve yazılım için'' radyasyona-dayanıklı'' bir tasarım kullanılmaktadır.

These hardware and software modifications improve the E-3 radars' performance, providing enhanced detection with an emphasis towards low radar cross-section(RCS) targets.
Bu donanım ve yazılım modifikasyonları radar performansını artırmakta ve radar kesit alanı küçük olan hedeflerin daha hassas olarak tespit edilmesini sağlamaktadır.

The store-within-a-store showcases Windows devices and Microsoft hardware and software products including the Surface, Office, and Xbox lines.
Mağaza içinde-mağaza'', Windows cihazları, Microsoft donanım( Surface, Ofis ve Xbox hatları dahil) ve yazılım ürünleri sunur.

Main features include: Hardware and Software Audits Audit entire Windows Domain No Windows client required, uses WMI to connect Supports Linux Audits IP devices and other network equipment.
Ana özellikleri şunlardır: Donanım ve yazılım denetimi Tüm Windows kapsamını denetleme Windows istemcisi gerekli değildir, bağlantı için WMI kullanır Linux desteği vardır IP cihazlarını ve diğer ağ ekipmanını denetleyebilir.

The Windows 7/Vista/8/10 stack provides kernel-mode and user-mode APIs for its Bluetooth stack- so hardware and software vendors can implement additional profiles.
Windows 7/ Vista/ 8/10 yığını, donanım yığını ve yazılım satıcıları ek profiller uygulayabilmesi için, Bluetooth yığını için çekirdek modu ve kullanıcı modu APIleri sağlar.

And a systems engineer is defined as one concerned with the complete device, both hardware and software and, more particularly, all of the interfaces of the device, including that between hardware and software, and especially between the complete device and its user the CHI.
Ve bir sistem mühendisi, hem donanım, hem yazılım ve daha özel olarak donanım ve yazılım arasındaki ve özellikle cihazın tamamı ile kullanıcısı arasındaki etkileşim ile ilgilenmelidir.

So Noam and I had this insight that if we want our students to understand how computers work, and understand it in the marrow of their bones, then perhaps the best way to go about it is to have them build a complete, working, general-purpose, useful computer, hardware and software, from the ground up, from first principles.
Noam ve ben şu anlayıştaydık; bilgisayarların nasıl çalıştığını öğrencilerimizin kavramasını ve iliklerine kadar anlamalarını istiyorsak, buna başlamak için belki de en iyi yol, onlara tepeden tırnağa, temel ilkelerle eksiksiz, çalışan, çok amaçlı, kullanışlı bir bilgisayar, donanımı ve yazılımı yaptırmaktır.

An operating system(OS) is software that manages computer hardware and software resources and provides common services for computer programs.
İşletim sistemi, bilgisayarda çalışan, bilgisayar donanım kaynaklarını yöneten ve çeşitli uygulama yazılımları için yaygın servisleri sağlayan bir yazılımlar bütünüdür.