What is the translation of " TIC-TAC-TOE " in Turkish?

• tic-tac-toe
• XOX
• üç taş
• X-O-X
• SOS
• onlar tic-tac-toe

Examples of using Tic-tac-toe in English and their translations into Turkish

It's called tic-tac-toe.
Bunun adı SOS.

The tic-tac-toe theme is cool.
Tic Tac Toe teması çok güzel.

I voted for tic-tac-toe.
Üç taşa oy veriyorum.

Tic-Tac-Toe Man, or something.
X-O-X adam, yada öyle bir şey.

Sit down and play tic-tac-toe.
Otur ve XOX oyna.

Not tic-tac-toe again, Jensen.
Yine üç taş oyunu olmaz, Jensen.

You want to play Tic-tac-toe?
XOX oynamak ister misin?

She played tic-tac-toe in all the squares.
Karelerin içinde üç taş oynamış.

Did you ever play tic-tac-toe?
Sen hiç tic-tac-toe oynadın mı?

Who needs Tic-Tac-Toe? Oh, perfect!
Oh, kusursuz! Kimin Tic-Tac-Toe ihtiyaç duyar ki?

Oh, perfect! Who needs Tic-Tac-Toe?
Oh, kusursuz! Kimin Tic-Tac-Toe ihtiyaç duyar ki?

Tic-tac-toe on your arm, connect the cuts.
Tic-tac-toe koluna çizdim, çizikleri birleştirdim.

Wanna play Tic-tac-toe?
Tic-tac-toe oynamak ister misin?

I played tic-tac-toe with a chicken at the county fair.
Panayırda bir tavukla tic-tac-toe oynamıştım.

Want to play tic-tac-toe?
Tic-tac-toe oynamak ister misin?

Tic-tac-toe can only end in win, lose or draw.
XOX yalnızca galibiyet, yenilgi ve beraberlik ile bitebilir… bunlar da tamamlamamı inkar etmez.

Those weren't tic-tac-toe boards.
Onlar tic-tac-toe tablosu değildi.

There is a chicken in Mexico who can play tic-tac-toe"?
Meksikada SOS oynayabilen bir tavuk varmış.''?

Do you want to play tic-tac-toe with three people?
Üç kişi XOX oynamak mı istiyorsun?

On the south route, there's a chicken that plays tic-tac-toe.
Güney yolunda da, X-O-X oynayan bir tavuk var.

There's a chicken, plays tic-tac-toe, never loses.
Bir herif var, üç taş oynuyor, asla kaybetmiyor.

That's not bad. However, imagine two people playing tic-tac-toe.
Kötü değil, ama iki kişinin XOX oynadığını düşünün.

Those weren't tic-tac-toe boards. Wait a second.
Onlar tic-tac-toe tablosu değildi. Bekle bir saniye.

Disco Stu's gonna groove up some dough playing tic-tac-toe.
Disco Stu, tic-tac-toe oynayarak mangırları götürecek.

I have been practicing my Tic-Tac-Toe for just this day, my friend.
XOX antrenmanı yapıyordum, dostum. Sırf bu gün için.

Maybe when we're through here, you can explain how to play Tic-tac-toe.
Belki işin içine girince Tic-tac-toe nasıl oynanır açıklarsın.

I have been practicing my Tic-Tac-Toe for just this day, my friend.
Sırf bu gün için, XOX antrenmanı yapıyordum, dostum.

I played tic-tac-toe with a chicken at the county fair, and it beat me eight times in a row.
Panayırda bir tavukla tic-tac-toe oynamıştım. Beni üst üste sekiz kez yenmişti.

I remember someone had played tic-tac-toe on it and the X's won.
Birilerinin kapı üzerinde xox oynadığını hatırlıyorum. X kazanmıştı.

But tell me, they're playing tic-tac-toe and the chimpanzee appears to be winning.
Fakat söylermisin, şempaze ile tic-tac-toe oynuyorlar ve şempaze kazanıyor gözüküyor.