What is the translation of " WAS IN ON IT " in Turkish?

• bu işte
• da bu
• işin içindeydi
• içinde olduğunu
• bir oldular

Examples of using Was in on it in English and their translations into Turkish

She was in on it.
O da bu işteydi.

The team leader was in on it.
Takım lideri işin içindeymiş.

Was in on it?- Do you think Jake?
Sizce Jakede… bu işte var mıydı?

Sonia was in on it.
Sonia işin içindeydi.

You think Pierce's wife was in on it?
Sence Piercein karısı işin içinde miydi?

Dr. Kang was in on it, too.
Dr. Kang da az değil.

Apparently Ellen Wolf was in on it.
Görünüşe göre Allen Wolf da bu işin içindeymiş.

Or he was in on it.
Ya da o da bu işin içindeydi.

Audience gasping And Genevieve Vavance was in on it.
Ve Genevieve Vavance da buna dahildi.

Devine was in on it.
Devine da içindeymiş.

If they ever found out that I was in on it.
Eğer benim bu işde olduğumu öğrenirlerse… Endişelenme Öğrenemeyecekler.

Pierce was in on it.
Pierce olayın içindeydi.

Either Bethany seduced Joe and put him up to it on her own, or she was in on it with Terrence.
Ya Bethany Joeu ayartıp kendine çekmiştir ya da Terrence ile birliktedir bu işte.

Think she was in on it? Why?
Neden? O mu yaptı sence?

I was in on it, too.-Me, too.
Benim de.- Ben de bu işin içindeydim.

So everyone was in on it?
Herkes işin içinde miydi?

Or she was in on it with Terrence. Either Bethany seduced Joe and put him up to it on her own.
Ya Bethany Joeu ayartıp kendine çekmiştir… ya da Terrence ile birliktedir bu işte.

Please. The teacher was in on it.
Lütfen. Öğretmenle bir oldular.

The teacher was in on it.- Please.
Öğretmenle bir oldular.- Lütfen.

Half the Command was in on it.
Komutanların yarısı işin içindeydi.

Maybe Charlie was in on it with Violet.
Belki Charlie bu işte Violetle birlikteydi.

She thought Rose was in on it.
Roseun da işin içinde olduğunu düşündü.

I just wish I was in on it, that's all.
Eğer özü buysa, bunu ben de bilmek isterdim, hepsi bu..

I thought Tom was in on it.
Ben Tomun onun içinde olduğunu düşündüm.

He said Tasha was in on it.
Tashanın da işin içinde olduğunu düşünüyor.

I-I thought he was in on it.
Onunda o işin içinde olduğunu düşünmüştüm.

If you tell me who else was in on it, you can stay.
Eğer bana bu işte başka kimin olduğunu, söylersen kalabilirsin.

Or most likely got wise to their racket Either Swopes was in on it from the start and decided to help himself.
Ya Swopes başından beri bu işin içindeydi… ya da daha çok meseleyi çaktıktan sonra mallardan aşırmaya karar verdi.

And by you keeping quiet, makes me think you were in on it.
Sen de bu işte suskun kalarak bana senin de dahil olduğunu düşündürtüyorsun.

You were in on it with him, huh?
Bu işte onunla birlikteydin, değil mi?