ÜNIVERSITEYE GIT Meaning in English - translations and usage examples

• go to college
• you go to university

Examples of using Üniversiteye git in Turkish and their translations into English

Üniversiteye git.
Go to college.

Sen de üniversiteye git.
You go to college.

Üniversiteye git.
Go to university.

Konuştuğumuz gibi, üniversiteye git.
You going to college.

Üniversiteye git. Öğren!
Learn! Go to college!

İstediğin üniversiteye git.
Go to the college that you want to..

Üniversiteye git, iş bul.
Go to college, get a job.

Bunu çalmak zordu, üniversiteye git!
It was hard stealing it, go to college.

Üniversiteye git sonra da.
Go to university, and then.

Konuştuğumuz gibi, üniversiteye git.
You going to college like we talked about.

Üniversiteye git, geleceğini kurtar.
Go to uni, have a future.

Sana söylediklerimi unut ve üniversiteye git.
You should forget what I said and go to college.

Üniversiteye git, yeni bir hayata başla.
Go to college, start your life.

Diğer aileler gibi'' Üniversiteye git'' demeyeceğim.
Go to college," all the normal parent stuff.

Üniversiteye git.- Ticaret öğren Rose-Lynn.
Learn a trade.- Go to college.

İlk defa olarak bir ergen ol. Üniversiteye git.
Go to college. Be an adolescent for the first time.

Üniversiteye git.- Ticaret öğren Rose-Lynn.
Go to college.- Learn a trade.

Ona bursunu kullan ve üniversiteye git, dedim.
I told him he should honor his scholarship and go to college.

Yani, üniversiteye git, hatta hukuk okuluna.
Like, go to college, law school, even.

Başına bela açma, derslerine çalış ve üniversiteye git!
Don't cause trouble, just study hard and go to college!

Üniversiteye git, hayatına başla.
You go to college, you start your life.

Kes şunu. Bir şey söylemek istiyorsan üniversiteye git.
If you want to say something, go to college. Shut it.

Üniversiteye git, güzel bir kızla tanış, bir işe gir.
Go to college, meet a nice girl, get a job.

Bize hep, Üniversiteye git, iyi notlar al, dendi.
We were told, you know, go to college, get good grades.

Üniversiteye git, iyi puanlar al, der gibi.
Like, we were told, you know, go to college, get good grades.

Baba? Ben çalışıp sen üniversiteye git diye para kazanırken bunlarla mı uğraşıyordun sen?
While I'm outworking nights saving for your college? Dad? Is this what you have been up to?

Üniversiteye git… ve hiçbir fırsatı kaçırma.
So you go to university… and don't pass up any opportunities.

Ben çalışıp sen üniversiteye git diye para kazanırken bunlarla mı uğraşıyordun sen? Baba?
While I'm outworking nights saving for your college? Dad? Is this what you have been up to?

Üniversiteye git… ve hiçbir fırsatı kaçırma.
And don't pass up any opportunities. So you go to university.

Bilirsin, üniversiteye git, kendi hayatın için bir şeyler yap.
You know, you go to college, make something of your life.