BIR PROGRAMLAMA Meaning in English - translations and usage examples

• programming

Examples of using Bir programlama in Turkish and their translations into English

Bir programlama hatasıydı.
It was a programming glitch.

ColdFusion bir programlama dilidir.
GPSS is a programming language.

Verdim ve bunu uygulayacaksın. Ben sana yeni bir programlama.
I have given you new programming, and you will implement it.

Fortran bir programlama dilidir.
FORTRAN is a programming language.

Python, yüksek seviyeli bir programlama dili.
Python is a widely used general-purpose high-level programming language.

XAML, bir programlama dili değildir.
DAX is not a programming language.

Bu'' Malbolge'' denen bir programlama dili.
It's a programming language called"Malbolge.

Bu da bir programlama ama farklı bir anlamda.
It's programming but in a different sense.

Tabi ya, belki de o gerçekten bir programlama hatasıydı.
Of course, maybe she really was a programming mistake.

Parallaxda bir programlama hatasını bildirmek istiyorum.
I would like to report a programming error in"Parallax.

Tcl, John K. Ousterhout tarafından geliştirilen bir programlama dilidir.
Tcl programming language- developed by John Ousterhout in 1988.

GW-BASIC, bir programlama dilidir.
ALGOL W is a programming language.

Ruby, nesneye yönelik, dinamik, reflektif bir programlama dilidir.
Ruby is a dynamic, interpreted, reflective, object-oriented, general-purpose programming language.

JavaScript bir programlama dilidir.
JavaScript is a programming language.

Bir programlama paradigması ki bir bilgisayarın öğrenmesini sağlar.
A programming paradigm that allows a computer to learn.

Olduğun şey bir programlama değil.
Who you really are, that's not programming.

Ama aslında'' C++'' yazdı, yani on altılık sayı sistemi kullanan bir programlama dili.
What he actually wrote was"c" plus plus, which is a programming language that uses hexadecimal code.

Kendiniz herhangi bir programlama yapıyor musunuz?
Do you do any programming yourself?

Kotlin, Java sanal makinesi( JVM) üzerinde çalışan ve ayrıca JavaScript kaynak koduna derlenebilir, statik tipli bir programlama dilidir.
Kotlin is a statically typed programming language that runs on the Java Virtual Machine and also can be compiled to JavaScript source code.

Ben sana yeni bir programlama verdim ve bunu uygulayacaksın.
I have given you new programming, and you will implement it.

Puppet model güdümlüdür ve sınırlı bir programlama bilgisine ihtiyaç duyar.
Puppet is model-driven, requiring limited programming knowledge to use.

Herhangi bir programlama diline herhangi biri içinden bakabilirsiniz, C, Python, bunun gibi herhangi biri,- ve bunun ne yaptığını tam olarak biliyorsunuz.
You can look at any program language in any language, in C, Python, any language like this, and you know exactly what it's doing.

Gerçekliği inanılır kılmak… harika bir programlamadan öte nesnelerin görünüşü ve hareketi ile ilgilidir.
MAKING A BELIEVABLE REALITY WOULD TAKE FAR MORE THAN PERFECT PROGRAMMING.

SOL ve DELde herhangi bir akış denetim yapısı eksikliği vardı ve Petrobras, onları tam anlamıyla artan bir programlama gücüne eriştirme ihtiyacı hissetmişti.
There was a lack of any flow-control structures in SOL and DEL, and Petrobras felt a growing need to add full programming power to them.

Visual Studio özünde herhangi bir programlama dili, çözüm veya aracı desteklemeyerek, bunun yerine, bir VSPackage olarak kodlanmış işlevsellik sağlar.
Visual Studio does not support any programming language, solution or tool intrinsically; instead, it allows the plugging of functionality coded as a VSPackage.

Yazılım kurmanızı/kaldırmanızı ve paket yönetimi ile ilgili diğer görevleri gerçekleştirmenizi sağlayan aptdaemonda bir programlama hatası var gibi gözüküyor.
There seems to be a programming error in aptdaemon, the software that allows you to install/remove software and to perform other package management related tasks.

Uyduda ayrıca radyo vericileri, bir telemetri sistemi, bir programlama ünitesi, kabin için bir yenileme ve ısı kontrol sistemi ve bilimsel ekipmanlar bulunuyordu.
It contained several compartments for radio transmitters, a telemetry system, a programming unit, a regeneration and temperature-control system for the cabin, and scientific instruments.

Önceleri izole edilmiş bilgisayar korsanlarına atfedilen bu eylemlerin… artık birkaç ülkeye birden yayılmış… gelişmiş ve sofistike bir programlama hücreleri şebekesinin… işi olduğundan şüpheleniyor.
These pranks, at first… attributed to rogue isolated hackers… are now suspected to be… the work of an elaborate and sophisticated network… of programming cells… spread across countries.

AOT derlemesi( Ahead-of-time compilation) C veya C++ gibi daha üst düzey bir programlama dili, Java bytecode veya. NET Framework Ortak Ara Dil( CIL) kodu gibi bir ara temsilciliğin yerli( sisteme bağlı) bir makine diline derleme eylemidir.
Ahead-of-time compilation(AOT compilation) is the act of compiling a higher-level programming language such as C or C++, or an intermediate representation such as Java bytecode or. NET Framework Common Intermediate Language(CIL) code, into a native(system-dependent) machine code so that the resulting binary file can execute natively.

Bir kaç programlama.
Some programming.