DANSA GITMEK Meaning in English - translations and usage examples

• to go dancing
• to go to the dance with

Examples of using Dansa gitmek in Turkish and their translations into English

Dansa gitmek istiyorum.
I want to go dancing.

Kız onu aradı, dansa gitmek istedi.
She calls, wants to go dancing.

Dansa gitmek istemişti.
She wanted to go dancing.

Öğleden sonra dansa gitmek istiyorum.
I want to go dancing this afternoon.

Dansa gitmek istiyorum.
I would like to go dancing.

Belki de tekrar dansa gitmek istemişimdir.
Maybe I wanted to go dancing again.

Dansa gitmek zorunda değilsin.
You don't have to go to the dance.

Cuma günü dansa gitmek ister misin? Tamam?
Okay. do you want to go dancing Friday?

Dansa gitmek istedin, dans ettin.
You wanted to go dancing, you danced..

Tamam.- Cuma günü dansa gitmek ister misin?
Okay. do you want to go dancing Friday?

Ben dansa gitmek istiyorum eşim söz verdim.
I promised my wife we would go dancing.

Senin kızın da mı Ritchieyle dansa gitmek istemiş?
Your daughter wanted to go to the dance with Ritchie too?

Ben dansa gitmek istiyorum.
I want to go dancing.

İstemediğin sürece dansa gitmek zorunda değilsin.
You do not have to go to the dance unless you want to.

Ama dansa gitmek istiyorum.
But I want to go dance.

Bütün gece sayım yapmak varken kim dansa gitmek ister?
Who wants to go dancing when you can spend the night counting?

Ama sen dansa gitmek istiyorsun.
But you want to go dancing.

Anne, dansa gitmek zorunda değilim.
Mom, I don't have to go to this dance.

Tom, Marynin kimle dansa gitmek istediğini bilmiyor.
Tom doesn't know who Mary wants to go to the dance with.

Sadece dansa gitmek ve gerisini Mikaela bırakmak istiyorum.
I just want to go to the dance and leave the rest to Mikael.

Gerçekten asla Tomla dansa gitmek istemedin, değil mi?
You never really wanted to go to the dance with Tom, did you?

Anne, dansa gitmek zorundayım.
Mom, I have to go to the dance.

Cuma günü dansa gitmek ister misin? Tamam.
Okay.- Do you want to go dancing, Friday?- Um.

Tomla dansa gitmek istemez misin?
Don't you want to go to the dance with Tom?

Hanımefendisi dansa gitmek istedi, La Pannee.
The missus wanted to go dancing. In La Panne.

Sadece dansa gitmek istiyordu.
She just wanted to go out dancing.

Tom, Marynin kiminle dansa gitmek istediğini bilmiyordu.
Tom didn't know who Mary wanted to go to the dance with.

Sence, dansa gitmek güvenli bir şey mi?
You think it's safe to go out dancing?

Hâlâ neden dansa gitmek zorunda olduğumuzu anlamıyorum.
Still don't get why we have to go to the dance.

Benimle birlikte dansa gitmek isteyip istemediğini merak ediyordum.
I was wondering if you would like to go to the dance with me.