GELECEK PAZAR Meaning in English - translations and usage examples

• next sunday
• come sunday

Examples of using Gelecek pazar in Turkish and their translations into English

Gelecek pazar.
For next sunday.

Greenwichde, gelecek Pazar.
At Greenwich, come Sunday.

Gelecek pazar.
It's next Sunday.

Çocuklar, gelecek pazar görüşürüz.
Clapping children. till next Sunday.

Gelecek pazar uğra.
Come by next Sunday.

Toplantı gelecek pazar düzenlendi.
The meeting was arranged for next Sunday.

Gelecek Pazar uygun mu?
Okay for next Sunday?

Ben Nicha Pongchalakorn, gelecek Pazar görüşürüz, güle güle.
I'm Nicha Pongchalakorn, see you next Sunday. Bye.

Gelecek Pazar. Greenwichde.
At Greenwich, come Sunday.

Size teşekkür etmesem de mandolin konseri gelecek pazar.
Even though I haven't thanked you for the mandolin concert next Sunday.

Gelecek pazar geliyorlar.
They're coming by next Sunday.

Doğrulama Gelecek pazar plaj için uygun mu?
Confirmation Is next Sunday at the beach ok?

Gelecek pazar. Bir hafta sonra öleceğim.
In a week. It's next Sunday.

Yee Tai Taiye gelecek Pazar gideceğimi söyledim.
I told Yee Tai Tai I would be leaving next Sunday.

Gelecek pazar ki vaaza çalışıyorum.
Studying for next Sunday's sermon.

Ama gelecek pazar olmaz.- Doğru.
Right. cause that's the super bowl. but not next Sunday.

Gelecek pazar senin için hala uygun mu?
Is next Sunday still ok for you?

Hey, gelecek pazar aileni de alıp gelsene.
Hey, why don't you bring the family over next Sunday.

Gelecek pazar,… hep birlikte dışarı çıkalım.
We're all going to get out in the air. Next Sunday.

Lütfen, gelecek Pazar saat bir gibi ortada görünmeyin.
Please, disappear by next Sunday, one o'clock PM.

Gelecek pazar, nikahtan sonra… kampa gidiyorum.
Next Sunday, after the wedding, I'm going to camp.

Babanız gelecek pazar bizi lunaparka götürecek!
Daddy's taking off next Sunday to take us to the amusement park! Amusement park!

Gelecek Pazar Spor Makinesinde görüşürüz.
Look forward to seeing you next Sunday on the Sports Machine.

Gelecek pazar, nikahtan sonra… kampa gidiyorum.
I'm going to camp. Well, next Sunday, after the wedding.

Gelecek Pazar senin iyi atışlarına ihtiyacımız olacak.
We're gonna need your good shot come next Sunday.

Gelecek pazar kahvaltıda kendi cevabımı okumayı bekliyorum.
I expect to read my response over my breakfast next Sunday.

Gelecek Pazar senin iyi atışlarına ihtiyacımız olacak.
We're gonna need your good shot come next Sunday. Won't happen again.

Gelecek Pazar, bir daha endişelenecek hiçbir şeyin kalmayacak.
I guarantee that, come Sunday, you will have nothing to worry about.

Gelecek pazar kahvaltıda haberinize verdiğim cevabımı okumayı umuyorum.
I expect to read my response over my breakfast next Sunday.

Gelecek Pazar senin iyi atışlarına ihtiyacımız olacak. Tekrar olmaz.
We're gonna need your good shot come next Sunday. Won't happen again.