GIT SOR Meaning in English - translations and usage examples

• go ask

Examples of using Git sor in Turkish and their translations into English

Hadi git sor.
Come on, ask.

Git sor bakalım.
Go ask him.

O zaman, git sor.
Well, then, ask her.

Git sor hemen.
Go ask her now.

Hadi git sor.
Go ahead, ask him.

Git sor, salak.
Go ask them, you fool.

Oturup durma, git sor!
Hurry up and go ask!

Git sor şunlara.
Will ya go ask questions.

Haydi, git sor.
Go ahead, ask him.

Git sor Waring Hudsucker!
Just ask Waring Hudsucker!

Bu sefer sen git sor.
This time you go and ask.

Git sor. Onunla birlikte oluyorsun.
You're banging him. Go ask.

Biz burada bekleyelim, sen git sor haydi.
You go ask her. We will wait here.

Git sor ama çaktırmadan sor..
Go ask him. But be subtle.

Biz burada bekleyelim, sen git sor haydi.
We will wait here. You go ask her.

Git, sor bakalım ölüler affedebilir mi?
Go ask the dead if they can forgive!

Oynamak ister mi diye git sor.
Go and ask her if she wants to play.

Git sor. Toplantı odasında.
In the conference room-- go find out.

Toplantı odasında. Git sor..
In the conference room-- go find out.

Bana inanmıyorsan git sor. Yemin ederim.
If you don't believe me go ask. I swear.

Yemin ederim. Bana inanmıyorsan git sor.
If you don't believe me go ask. I swear.

Bana inanmıyorsan git sor. Yemin ederim.
I swear. If you don't believe me go ask.

Git sor bakalım.- Yukarıda, ağlıyor.
Go ask her if she can stop crying long enough.

Keyfi yerindeyken git sor ona.
Ask him while he's in good spirits.

Adayın bunu ister mi, git sor.
So go ask your candidate if that's what he wants.

Biz burada bekleyelim, sen git sor haydi.
You go ask her, Alice. We will wait here.

Kızın soyunma odasında git sor istersen!
Go in her dressing room and get her, if you can!

Eve neden geç gittiğinizi sorduklarında eşlerinize ne söylüyorsunuz?
What do you tell your wives when they ask why you are home so late?

Ve onunla birlikte gitmek sordu.
And he asked me to go with him.

Dün akşam, Stuart ile konuştum, annemin soruşturmasının nasıl gittiğini sordu sonra da dedi ki, belki de orada olmalıyım.
I spoke to Stuart last night and he asked if I was going to Mum's inquiry this morning, and he was saying I maybe should.