GITMIŞ OLAMAZLAR Meaning in English - translations and usage examples

• they can't have gone
• they couldn't have gotten
• they will not have gone
• they couldn't have gone
• they can't have gotten

Examples of using Gitmiş olamazlar in Turkish and their translations into English

Uzağa gitmiş olamazlar.
They won't have gone far.

Közleri hala sıcak, uzağa gitmiş olamazlar.
The embers are still warm. They cannot have got far.

Bir yere gitmiş olamazlar.
They couldn't have gone anywhere.

Arkalarında ATM sürüklerken fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gone far dragging a cashpoint behind them.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar, onları bulabilirsiniz.
But they can't have gone far. You could find them.

Çok fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They couldn't have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar, onları bulabilirsiniz. Onları kaybettim.
But they can't have gone far, you could find them. I have lost them.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gotten far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar, Dedektif.
They can't have gone far, Inspector.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar. Bu taraftan.
This way. They can't have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar!
They couldn't have gone far!

Fazla uzağa gitmiş olamazlar. Bu taraftan.
This way. They can't have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They will not have gone far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar. Bu taraftan.
They can't have gone far. Men, this way.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
But they can't have gone far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar. Bu taraftan.
They can't have gone far. Men, this way.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gotten far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar. Burada yoklar!
They couldn't have gone far. They're not here!

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gone too far.

Çok ileri gitmiş olamazlar.
They can't have gone too far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They couldn't have gotten far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They couldn't have gone far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gone too far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They couldn't have gotten far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
Well, they will not have gone far.

Fazla uzağa gitmiş olamazlar.
They can't have gotten that far.

Çok uzağa gitmiş olamazlar.
They couldn't have gotten very far.

Bir yerlere gitmiş olamazlar mı?
Couldn't they have gone somewhere?