KEKLERINE Meaning in English - translations and usage examples

• cakes
• cupcakes
• cake

Examples of using Keklerine in Turkish and their translations into English

Oranın yengeç keklerine bayılırım.
I love their crab cakes.

İhtiyacın olduğundan değil tabii. Fakat Bayan Comeynin keklerine bayılır.
Not that you need to, but he does love Mrs. Comey's pancakes.

Çünkü yengeç keklerine bayılıyorum.
Cause I love the crab cakes.

Solucan keklerine ihtiyacı olabilir.
Could be she might be needin' worm cakes.

Maxin Ev Yapımı Keklerine yazılmış!
Max's homemade cupcakes in type!

Hayır, neden? Çünkü ben Drakein kahveli keklerine bayılırım?
Because I love Drake's Coffee Cake.- No, why?

Maxin Ev Yapımı Keklerine hoş geldiniz. Neler var?
What have we got here? Welcome to Max's Homemade Cupcakes.

Çünkü ben Drakein kahveli keklerine bayılırım.
Because I love Drake's Coffee Cake.

Maxin Ev Yapımı Keklerine hoş geldiniz.
Welcome to Max' homemade cupcakes.

Ama büyükannenin pirinç keklerine bayılıyorum.
But I love Granny's sweet rice cake.

Maxin Ev Yapımı Keklerine gönderilmiş.
It's addressed to Max's homemade cupcakes.

İyi seçim. Oranın yengeç keklerine bayılırım.
I love their crab cakes. Good choice.

Hiroaki pastanesinin keklerine karşı konulamaz.
The cakes at Patisserie Hiroaki are irresistible.

Ama büyükannenin pirinç keklerine bayılıyorum.
But, I really love Nanny's rice cakes.

Küçük futbol topu keklerine dikiş çiziyorum.
I'm making icing seams on these little football brownies.

Ama büyükannenin pirinç keklerine bayılıyorum!
But I really love Granny's rice cakes!

Hayır, hayır. Buranın keklerine muhtaç değilsin.
No, no, no, you don't want the muffins here.

Ancak eminim ki Genji küçük keklerine bayılacaktır.
But I'm sure Genji is gonna love your little cakes.

Neler var? Maxin Ev Yapımı Keklerine hoş geldiniz.
What have we got here? Welcome to Max's Homemade Cupcakes.

Ayna-Ülke kekinin nasıl servis edileceğini bilmiyor musun?
You don't know how to serve Looking Glass cake?

Bütün kekiniz var mı, Rachel?
Do you have any whole cakes, Rachel?

O kremalı kekten de kocaman bir dilim alayım, lütfen.
I will have quite a large slice of that butter cake, please.

Pirinç keklerinizi unuttunuz!
You forgot your rice cakes!

Bu keklerin yapılışını sana annen mi öğretti?
Your mama teach you how to make these brownies?

Teselli etmek istiyorsan kekten fazlasına ihtiyacın olacak.
If it's comfort you want to offer, you're going to need more cake.

Ben… kekte yerfıstığı var mıydı?
I don't… any peanuts in the brownies?

Yengeç kekini silip süpürdün hayatım.
You obliterated those crab cakes, my dear.

Kahveli keklerin yanına mı?
Next to the coffee cake?

Sana kekleri sevdiğimi söylemiş miydim?
Did I tell you I love cake?

Lou, şu keklere el koymanı istiyorum.
Lou, I want you to confiscate these brownies.