Examples of using Renklerin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Renklerin partisi.
Tatları diğer renklerin iki katı güzel.
Renklerin değişimi.
Ardından iç rahatlatıcı o parlak renklerin ortaya çıkışı.
Renklerin uyumu.
Combinations with other parts of speech
Fırça darbelerindeki hız ışık ve gölge… renklerin uyumu.
Renklerin bir önemi yok.
Renk Alegorikleri: Renklerin sembol değerleriyle yorumlanması.
Renklerin kokusu vardır.
Web sayfasındaki konuşmaların beğeni derecesi ile renklerin çok güçlü bir ilişkisi var.
Renklerin uyumu ustaca.
Işığın, şekillerin, renklerin ve gölgelerin tüm nüanslarını öğreniyor.
Renklerin çoğu'' Konuşma!'' demek zaten.
Bütün renklerin ötesinde, nasıl anlatsam?
Renklerin de güç hiyerarşisi varmış.
Death Cabin'' Renklerin Eksikliği'' şarkısından düzenlenmiştir.
Renklerin derinliğine, tanımlanmasına bir bakın.
İkincisi ise renklerin bir prizma içinde dağılıyor olması.
Renklerin kutlaması, mevsimleri değişimi.
Bir süre sonra, renklerin arasındaki farkı bile söyleyemeyeceğim.
Renklerin içinde onun sevdiği renk sarı da olacak.
Sonra bana diğer renklerin savaşmak istediği bir renk verdiler.
Renklerin ve tonların Avatara benzediğini fark etmişsinizdir.
Bak, renklerin ve açıların ortaya çıkıyor.
Renklerin kaybolmaya başladığı derin sulara doğru takip edelim.
Resimde renklerin altında bir çeşit çizgiler vardı.
Renklerin tamamen solduğunu zannettik ama aslında taslak olarak bırakılmış.
Evet, ama renklerin isimlerini doğru biliyor musun görmek istedim.
Tüm renklerin farklı olmasına neden plan şu güzellik… dünyaya geliyor.
Bazen ben renklerin doğal ışıkta nasıl göründüğüne bakmayı severim.