Den abfall Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Schmeck den Abfall!
Den Abfall raustragen.
Çöpü dışarı çıkarmayı.Bring auch den Abfall raus.
Çöpü de çıkar.Köstlich dicke Formel reduziert den Abfall.
Ich wollte den Abfall treffen.
Çöpü vurmaya çalışıyordum.Jupiter, danach machst du den Abfall.
Nicht den Abfall, den Ball!
Danach machst du den Abfall.
Sonra çöpleri çıkar.Ich recycle den Abfall. Sie werden auf die Straße geworfen.
Ben çöpleri geri dönüştürürüm. Sokağa atılmışlardı.Vom Liftschacht brachten wir den Abfall hierher.
Asansör boşluğundan çöpü buraya getiririz.Waschen Sie den Abfall des Tieres mit diesem Mittel und baden Sie Ihr Haustier.
Wenn ich es tue, kriege ich von ihm richtiges Essen, nicht nur den Abfall.
Wir trennen den Abfall(Papier, Müll).
Çöpü ayırıp atıyorsunuz( kâğıt, PMD, artık Kayıklar pis su oluklarında toplanıyor ve Çinliler çöp için savaşıyordu.Man gibt ihnen den Abfall und kriegt billigen Bio-Kompost.
Atığınızı verirsiniz ve karşılığında… parça başına maliyeti kadar… onaylı organik gübre verirler.Nach jeder Benutzung der Toilette genügt es, den Abfall mit Torf zu füllen.
Her tuvaleti kullandıktan sonra, atıkları turba ile doldurmak yeterlidir.Sie begannen damit, den Abfall und das Papier, das sie täglich benutzen, zu sortieren.
Atıkları ve günlük olarak kullandıkları kağıdı ayrıştırmaya başladılar.Gleichzeitig Nutzung 100% von Rohstoffen und von Energie erzielen, und den Abfall von Betriebsmitteln verringern.
Aynı zamanda, hammadde ve enerjinin% 100ünü kullanmak ve kaynak israfını azaltmak.Wenn die Nieren den Abfall nicht richtig filtern können, kann er in den Blutkreislauf gelangen.
Böbrekler atıkları doğru şekilde filtreleyemediğinde, kan dolaşımına girebilir.Bununla birlikte, tek porsiyonlar plastik kullanımını ve elbette atıkları artırabilir.Dass deine Frau den Abfall rausträgt dass deine Tochter Grass raucht und du nichts von Booten verstehst.
Çöpü karının attığını kızının ot içtiğini, bunun yasaI oIduğunu ve senin tekneIerden anIamadığını.Dieses Problem am O'Hare, die Verlautbarung des Bürgermeisters über den Abfall, sollten wir uns da Sorgen machen?
OHaredeki problem, Belediye Başkanının atıkla ilgili duyurusu… Endişelenmemiz gerekiyor mu?Dass deine Frau den Abfall rausträgt… dass deine Tochter Gras raucht… und du nichts von Booten verstehst.
Çöpü karının attığını… kızının ot içtiğini, bunun yasal olmadığını… ve senin teknelerden anlamadığını.Eine Lockerung der kosmetischen Qualitätsstandards für Obst und Gemüse könnte den Abfall in landwirtschaftlichen Betrieben verhindern.
Wie man den Abfall der Toilettenschüssel beseitigt: wie und wie man die verstopfte Entwässerung im Haus säubert.
Tuvalet çanağının çöpünü nasıl temizlersiniz: evde tıkanmış drenajı nasıl ve nasıl temizlersiniz.Birkaç Amerikan kağıt üreticisinin yaptığı son yatırımlar, atıkları bu alternatif pazarlara hızla taşımamızı sağlıyor''.Dass deine Frau den Abfall rausträgt, dass das verboten ist, und du keine Ahnung von Booten hast. dass deine Tochter Gras daheim raucht.
Çöpü karının attığını… kızının ot içtiğini, bunun yasal olduğunu… ve senin teknelerden anlamadığını.An der North Carolina State University sollten Studenten eine einfache Lösung entwickeln, und das kam dabei heraus:ein einfacher, umgebauter Schraubbohrer, der den Abfall aus der Grube in eine Sammeltrommel nach oben befördern kann. Jetzt muss der Grubenarbeiter nicht mehr in die Grube steigen.
North Carolina Üniversitesinde öğrencilerimizi basit bir çözüm bulmaya davet ettik, veortaya attıkları şey bu oldu: atığı çukurdan çıkarıp toplama bidonuna götüren basit modifiye bir vida burgusu, ve şimdi çalışanın çukura inmesine gerek kalmadı.Boş şişeler komşunun çöpüne atıldı kırık resim çerçevesi yapıştırıldı koltuktaki lekeler çıkartıldı.Mit der rasanten Entwicklung der Sozialwirtschaft undder Keramikindustrie nimmt der Abfall in der Keramikindustrie zu.
Sosyal ekonomi ve seramik endüstrisinin hızlı gelişimi ileseramik endüstrisi atıkları artıyor.
