EIN MITTELSMANN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Isim
bir aracı
werkzeug
auto
fahrzeug
mittel
mittelsmann
tool
vermittler
instrument
broker
aracıyım
fahrzeug
auto
tool
wagen
werkzeug
mittel
vehicle
car
instrument
symbolleiste

Ein mittelsmann Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Also ein Mittelsmann?
Yani aracısınız.
Counselor, ich bin nur ein Mittelsmann.
Danışman, ben sadece aracıyım.
Er ist ein Mittelsmann für jemanden, ok?
Birinin aracısı, tamam mı?
Ich löse Probleme. Ein Mittelsmann.
Bazı sorunları çözüyorum. Bir aracı.
Er ist ein Mittelsmann für jemanden, ok?
Birisinin aracısı, tamam mı?
Ich glaube, er ist ein Mittelsmann.
Fransız hükümeti için aracı olduğunu düşünüyorum.
Er ist ein Mittelsmann für große Geldsummen.
Büyük paralar için bir aracı.
White ist nur ein Mittelsmann.
White sadece aracı.
Ein Mittelsmann wird sich bald bei Ihnen melden.
Bir aracı yakında sizinle iletişime geçecek.
Du bist ein Mittelsmann.
Sen sadece arası adamsın.
Ein Mittelsmann drückte den Abzug, aber das Blut des Ministers ist an ihren Händen.
Tetiği çeken bir aracıydı ama bakanın kanı onların elinde.
Ich bin nur ein Mittelsmann.
Ben sadece bir aracıyım.
Er ist ein Mittelsmann für jemanden, ok?
Baska biri için çalisiyormus tamam mi?
Ja, aufgrund des amerikanischen Handelsembargos musste ein Mittelsmann benutzt werden.
Evet, Amerikalı ticaret ambargosu bir aracı olmasını gerektiriyor.
Er ist ein Mittelsmann für jemanden, ok?
Başka biri için çalışıyormuş tamam mı?
White ist nur ein Mittelsmann.
White sadece bir aracı.
Djinn ist ein Mittelsmann, den Sie wohl nicht mehr brauchen.
Bence Cin artık ihtiyacın olmayan bir aracı.
Ich sollte sie selbst hinbringen, weil ein Mittelsmann zu gefährlich gewesen wäre.
Onları benim götürmemi istediler, çünkü bir aracı kullanmak çok riskli olurdu.
Djinn ist ein Mittelsmann, den Sie wohl nicht mehr brauchen.
Djinn sadece aracı, sen onu geride bıraktın.
Ich bin ein… ein Mittelsmann.
Ben sadece bir aracıyım.
Ich bin ein Mittelsmann, ein Puffer.
Ama ben aracıyım, tampon görevi görüyorum.
Wir tun dies, indem wir ein Mittelsmann zwischen Ihnen und dem türkischen Staat sind.
Bunu sizin ve Türk devletinin arasında bir aracı olarak yapıyoruz.
War der Geldwäscher mehr als ein Mittelsmann zu Finanzanstalten, die ihr Geld wuschen. keine US-Währung besitzen durften, Weil Kolumbianer.
Para aklayıcısı, nakit parasını aklamak isteyen finansal kurumlar için bir bağlantının çok ötesindeydi. Kolombiyalıların elinde Amerikan Doları bulundurması yasak olduğundan.
Einen Mittelsmann.
Bir aracı.
Einem Zahlmeister, einem Mittelsmann.
Kendisi bir veznedar, bir aracı.
Wir haben einen Mittelsmann gefunden. Ein korrupter Gefängniswärter, der in den Everglades lebt.
Aracısını bulduk. Evergladeste oturan yozlaşmış bir gardiyan.
Jan traf einen Mittelsmann.
Jan bir aracıyla buluştu.
Einem Mittelsmann, und der arbeitet für wen?
Kim için bir aracıya?
Wir brauchen einen Mittelsmann.
Bize gereken bir ahmak.
Du denkst, du gibst Menschen Geld, die es wirklich brauchen… stattdessen gibst du einem Mittelsmann Geld, der davon seine Strafzettel bezahlt… Kreditkarten-Rechnungen und verhindert, dass er aus seiner Wohnung raus fliegt, im April.
Birkaç yardım kuruluşunu araştırmam lazım, çünkü bazısı çok para alıyor ve sen muhtaç olanlara para verdiğini sanırken aslında park cezasını, kredi kartını, ya da Nisanda evden atılmamak için borcunu ödemek isteyen birine para veriyorsun.
Sonuçlar: 266, Zaman: 0.0414

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce