EINE BILANZ ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Eine bilanz Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Hier eine Bilanz.
İşte bir bilanço.
Eine Bilanz zieht.
Bir bilanço çıkarıyorlar.
Sie haben eine Bilanz.
Bir bilançomuz var.
Eine Bilanz über 400.000 Jahre.
Bin yıllık bir kayıt.
Jahre 68er, eine Bilanz→.
Li Yıllar, Bir Bilanço.
Eine Bilanz aus drei Jahren feministischer Ko.
Amargi Üç Aylık Feminist Teor.
Aber es gibt eine Bilanz.
Ortada bir bilanço vardır.
Eine Bilanz muss jährlich gefertigt werden.
Her sene bir bilanço yapılması gerekir.
Ende Gelände- eine Bilanz.
Tarımın sonu- Bir bilanço.
Nur eine Bilanz.
Tek bir bilanço olsun.
Es ist noch zu früh für eine Bilanz.
Bir bilanço çıkarmak için henüz çok erken.
Kannst Du eine Bilanz lesen?
Bilanço okuyabiliyor muyuz?
Eine Bilanz seiner ersten 100 Tage im Amt.
Görev başındaki 100 günün sonunda ilk bilanço.
Wir wollten eine Bilanz.
Bir bilanço çıkaralım istedik.
Muss ich eine Bilanz für eine S-Corp-Rendite erstellen?
S-Corp Dönüşünde Bilanço Yapmalı mıyım?
Es muss weiterhin jedes Jahr eine Bilanz erstellt werden.
Her sene bir bilanço yapılması gerekir.
Eine Bilanz der Verrätereien des linken Nationalismus in Lateinamerika.
Latin Amerikada sol ulusalcılığın ihanetlerinin bir bilançosu.
Es muß jährlich eine Bilanz erstellt werden.
Her sene bir bilanço yapılması gerekir.
Wie jedes Unternehmen hat auch eine Zentralbank eine Bilanz.
HER şirket gibi Merkez Bankasının da bir bilançosu vardır.
Diese Konferenz hat eine Bilanz eurer Erfahrungen gezogen.
Bu konferans sizin tecrübelerinizi özetledi.
Der Castroismus als„neuer Weg zum Sozialismus“: eine Bilanz.
Sosyalizme giden yeni bir yol” olarak Castroculuk: Bir bilanço.
Das Entscheidende: Eine Bilanz über 400.000 Jahre.
Önemli bir nokta: Bu, 400 bin yıllık bir kayıt.
Eine Bilanz erzählt eine Geschichte, und eine attraktive Bilanz spiegelt langwierige Entscheidungen wider.
Bir bilanço bir hikaye anlatır ve çekici bir bilanço kurnazca uzun vadeli karar vermeyi yansıtır.
Normalerweise bereitet ein Unternehmen eine Bilanz einmal im Jahr.
Normalde bir iş yılda bir kez bir Bilançosu hazırlar.
Es ist wichtig, eine Bilanz des vergangenen Jahres zu ziehen und nach vorne zu blicken.
Aradan Geçen Bir Yılın Muhasebesini Yapmak ve İleri Bakmak Önemlidir.
Die Parlamentarische Versammlungdes Europarats wird eingeladen, regelmäßig eine Bilanz der Durchführung dieses Übereinkommens zu ziehen.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi,işbu Sözleşmenin uygulanmasını düzenli olarak değerlendirmeye davet edilir.
Das Erstellen der Zahlen für eine Bilanz erfordert jedoch in der Regel viel Kalkulation.
Rakamları bir bilanço için hazırlamak, ancak, genellikle kendi başına çok fazla hesaplama gerektirir.
Dankbarkeit, wenn bei einer Gelegenheit, er sorgfältig hob dasBlatt ein wenig mit den Kopf, um zu überprüfen, wie seine Schwester zog eine Bilanz der neuen Regelung.
O dikkatle levha biraz yukarı kaldırdı,şükran kız kardeşi yeni düzenleme hisse senedi aldı başını kontrol etmek.
Die Vereinten Nationen haben eine Bilanz der Gewalttaten im Irak vorgelegt.
Birleşmiş Milletler, Irakta devam eden şiddet olaylarının bilançosunu açıkladı.
Der Versuch einer Bilanz.
Bir Bilanço Denemesi.
Sonuçlar: 752, Zaman: 0.0289

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce