EINE COUSINE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

Eine cousine Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Noch eine Cousine?
Başka bir kuzen?
Dann eine Schwester oder eine Cousine.
O halde kız kardeşin veya bir kuzenin?
Ich hatte eine Cousine, Adeola.
Bir kuzenim vardı.
Eine Cousine von mir heißt Geburtstag.
Doğum günü adında bir kuzenim var.
Ich habe eine Cousine.
Bir kuzenim var.
Nur eine Cousine mit einer Couch.
Koltuğu olan bir kuzenim.
Ich hatte eine Cousine.
Bir kuzenim vardı.
Eine Cousine. Gibt sich mit den Las Caras ab.
Bir kuzeni. Las Caras çetesinde.
Und ich habe eine Cousine gefunden.
Ve bir kuzenimi buldum.
Eine Cousine. Gibt sich mit den Las Caras ab.
Las Caras çetesinde.- Bir kuzeni.
Und sie hat eine Cousine, Elisabeth.
Elizabeth adında bir kuzeni vardı.
Nella ist ihr Name. Ich habe auf Ischia eine Cousine.
Ischiada bir kuzenim var, adı Nella. -Hayır.
Ich hab eine Cousine in Dublin.
Dublinde bir kuzenim var.
Es stellte sich heraus, dass Allegra eine Cousine namens.
Allegranın kuzeninin isminde olduğu ortaya çıktı.
Er hat eine Cousine geheiratet.
O bir kuzenle evlenmişti.
Sicher nur eine Verwandte, vermutlich eine Cousine.
Kuzenidir büyük ihtimalle. Akrabası falandır.
Ich habe eine Cousine in Hawaii.
Hawaiide bir kuzenim var.
Zweitens hat Peter ein großes Herz und eine Cousine, die ihn liebt.
İkincisi, Peterın zarif bir kalbi ve onu seven bir kuzeni var.
Ich habe eine Cousine auf Hawaii.
Hawaiide bir kuzenim var.
Ich habe eine Cousine in Pennsylvania. Das ist toll.
Benim de Pensilvanyada bir kuzenim var. Süper.
Dorothea Curtis hat eine Cousine. Eine Mrs. Mobbs.
Dorothea Curtisin Bayan Mobbs adında bir kuzeni varmış.
Danke, eine Cousine mit Auto ist praktisch.
Teşekkürler, kuzeninin arabası olması ne kadar güzelmiş.
Zufälligerweise habe ich eine Cousine namens Shedaisy. Was?
Ne tesadüf ki, Shadaisy adında bir kuzenim var. Shadaisy!
Sie hat eine Cousine zu Hause in Rumänien, eine gute Frau.
Onun bir kuzeni var. İyi bir kadın.
Ich habe eine Cousine, Gabriella.
Gabriella diye bir kuzenim var.
Ich habe eine Cousine in Falinesti, eine Priesterin.".
Falinestide bir kuzenim var, bir rahibe.''.
Hör zu, ich habe eine Cousine auf Ischia, sie heißt Nella.
Dinle, Ischiada bir kuzenim var, adı Nella.
Jeder hat eine Cousine, von der man schlimme Dinge lernt.
Herkesin bir şeyler öğrendiği kötü bir kuzeni vardır.
Ich habe eine Cousine in New London.
New Londonda bir kuzenim var.
Ich habe eine Cousine im selben Alter.
Benim aynı yaşta bir kuzenim var.
Sonuçlar: 78, Zaman: 0.0261

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce