EINE MATRATZE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

bir döşek
matratze
zu einer unterlage
zu einem ruhebett

Eine matratze Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Das ist eine Matratze.
Bu sıradan bir yatak.
Eine Matratze ohne Decke sieht so traurig aus.
Çarşafsız bir döşek çok hüzünlü.
Ich hol eine Matratze.
Sana bir şilte bulayım.
Eine Matratze, Spielzeug, noch verpackt.
Yerde şilte, açılmamış birkaç oyuncak var.
Ich brauche eine Matratze.
Yatak almaya çalışıyorum.
İnsanlar da tercüme ediyor
Nie eine Matratze getragen?
Daha önce hiç yatak taşımadınız mı?
Hast du überhaupt eine Matratze?
Bir yatağın bile var mı?
Nur eine Matratze, Sir?
Sadece bir döşek mi efendim?
Hattest du zumindest eine Matratze?
Yatağın var mıydı bari?
Mit mir eine Matratze stopfen!
Beni döşeğe dolduracakmış!
Im Schlafzimmer gibt es eine Matratze.
Yatak odasında bir yatak var ama.
Wir hatten eine Matratze am Boden.
Yerde bir döşeğimiz vardı.
Man braucht nur vier Wollsocken und eine Matratze.
Dört yün çorap, bir şilte ve azim yeterliymiş.
Ich lasse eine Matratze bringen.
Adamlarım bir yatak getirecekler.
Eine Matratze, die seit zwei Jahren im Handel ist.
Şilte, son iki yıldır piyasada olan bir model.
Ich hole dir eine Matratze.
Sana bir şilte getireyim. Ben iyiyim.
Ich habe eine Matratze da hinten und ein paar Krüge mit Selbstgebranntem.
Arkamda bir yatak var Ve birkaç sürahi Bağırsak burcu.
Ich hole dir eine Matratze.
Ben iyiyim, sana bir şilte getireyim.
Eine Matratze sollte gut gemacht, vollständig unterstützend und bequem sein.
Bir yatak iyi yapılmış, tamamen destekleyici ve rahat olmalıdır.
Nicht so dick wie eine Matratze, aber sie sind groß.
Yatak kadar kalın değiller ama büyükler.
Ansonsten nichts. Man hatte nur eine Matratze.
Hiçbir şeyin olmuyor. Sadece bir yatak veriyorlar, onun dışında.
Vielleicht sollten wir eine Matratze für die Trampe haben.
Evsizler için bir şilte koymalıyız.
Der einzige transportfähige Beweis hier,abgesehen von den menschlichen Überresten, ist eine Matratze.
Tek taşınabilir kanıt ise,insan kalıntıları kaplı bir şilte.
Hinter der Tür haben wir dir eine Matratze hingelegt.
Kapının arkasına senin için bir şilte koyduk.
Pumpen für eine Matratze: Was sind und wie wählt man sie aus?
Bir şilte için pompalar: bunlar nedir ve nasıl seçilir?
Rubel für eine kleine Flasche, die nur eine Matratze verarbeitet werden kann.".
Sadece bir yatağın işlenebildiği küçük bir şişe için 70 ruble.”.
Wenn das Ding eine Matratze und Perlenvorhänge hat, gehe ich zu Fuß.
O şeyde yatak ve boncuklu perdeler varsa ben yürüyorum.
Er hat ein Bett darauf gelegt, aber es wird am bequemsten sein, eine Matratze zu benutzen.
Üzerine bir yatak koydu, ama bir yatak kullanmanın en uygun yolu olacak.
Ich habe ein richtiges Bett. Eine Matratze auf dem Dachboden ist kein Bett.
Var zaten. Çatı katında bir şilte yatak sayılmaz.
In 70% der Fälle besetzen Bettwanzen Schlafplätze: ein Bett, eine Matratze, ein Sofa.
Olguların% 70inde, tahtakuruların ilk uykusu olan yerler: bir yatak, bir yatak, bir kanepe.
Sonuçlar: 53, Zaman: 0.0401

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce