EINE MISSION ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• bir görev
• bir misyon
• bir misyonu
• bir görevimiz
• bir görevi
• bir görevim
• bir misyonum
• bir misyonumuz

Eine mission Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Noch eine Mission.
Bir görev daha.

Ich auch. Ich habe auch eine Mission.
Benim de bir görevim var. Ben de.

Als eine Mission.
Bir misyon olarak.

John, wir haben eine Mission.
John, bir görevimiz var.

Eine Mission in Afrika.
Afrikaya Bir Misyon.

Es gab eine Mission.
Bir görev vardı.

Marseille, komm mit. Wir haben eine Mission.
Bir görevimiz var. Marsilya, gidelim.

Hatten eine Mission.
Bir misyonumuz vardı.

Und… dann dachte ich, vielleicht habe ich eine Mission.
Sonra bir görevim olabileceğini düşündüm.

Ich habe eine Mission.
Bir misyonum var.

Der Mensch, der Erfolg haben will, braucht auch eine Mission.
Başarılı olmak isteyen kişinin bir misyonu da olması gerekir.

Wir haben eine Mission.
Bizim bir görevimiz var.

Agent G. Sie haben sicherlich nicht solch eine Mission Callen.
Callen, böyle bir görevi beni öldürmek için düzenlemedin herhalde? Ajan G.

Ich habe eine Mission versaut.
Bir görevi mahvettim.

Aber wir alle teilen eine Mission.
Ama hepimiz bir misyonu paylaşıyoruz.

Ich habe eine Mission, Robert.
Bir görevim var Robert.

Sie gaben mir eine Mission.
Bana bir görev verdin.

Ich habe eine Mission für Sie.
Sana bir görev vereceğim.

Zwei Legenden, eine Mission.
İki efsane, bir misyon.

Wir haben eine Mission zu erledigen.
Yapacak bir görevimiz var.

Sikozu, wir haben eine Mission.
Sikozu, bir görevimiz var.

Wir haben eine Mission des Glaubens.
Bizlerin dini bir misyonu var.

Die Weltbank hat eine Mission.
Merkez Bankasının bir misyonu var.

Machst du eine Mission daraus?
Bunu bir görev yapar mısın?

Jor-El gab mir eine Mission.
Jor-El bana bir görev verdi.

So was wie eine Mission, schätze ich.
Bir çeşit görev sanırım.

Ich lasse nicht zu, dass du noch eine Mission gefährdest.
Bir görevi daha tehlikeye sokmana izin vermeyeceğim.

Wir haben eine Mission, Phil.- Melin.
Bir görevimiz var, Phil.- Melinda.

Ich bin hierhergekommen, um eine Mission zu erfül.
Buraya bir misyonu gerçekleştirmek adına gelmiş bulunmaktayım.

Es ist entweder eine Mission oder nur ein Job.
Ya bir görev olur ya da sadece bir iş.