Elternschaft Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Natur der Elternschaft.
Elternschaft ist bemerkenswert.
Der Preis der Elternschaft.
Ebeveyn olmanın bedeli.Elternschaft ist ein 24-Stunden-Job.
Ebeveyn olmak 24 saatlik bir iştir.Die Freuden der Elternschaft.
Ebeveyn olmak ne eğlenceli.Kreativ, Elternschaft, Arbeit und Leben.
Yaratıcı, Ebeveynlik, İş ve Yaşam.Spy 360 Beste für Elternschaft.
Spy 360 Ebeveynlik için en iyi.Malayalam, Elternschaft, Arbeit und Leben.
Malayalam, Ebeveynlik, İş ve Yaşam.Aber man vergisst die Elternschaft.
Elternschaft Erwachsene Kinder: 3 Entscheidungen zu helfen, Ihre Gespräche führen.
Ebeveynlik Yetişkin Çocuklar: Görüşmelerinize Yardımcı Olmak için 3 Karar.Ich werde geplante Elternschaft verteidigen.
Planlı Ebeveynliği savunacağım.Ich glaube, das war das perfekte Training für die Elternschaft.
Bence sen ebeveyn olmak için mükemmel bir alıştırmasın.Wie wirkt sich narzisstische Elternschaft auf Kinder aus?
Narsistik ebeveynlik çocukları nasıl etkiler?Die Elternschaft sollte immer ernst genommen und als Aufopferung angesehen werden.
Ebeveyn olmak her zaman ciddiye alınması ve ciddi birfedakârlık olarak görülmesi gereken bir kavramdır.Nicht für jeden ist Elternschaft etwas.
Ebeveyn olmak, herkese göre değildir.Viele junge Eltern sehen heute ihre Elternschaft als eine völlig neue Möglichkeit zu persönlichem Wachstum an.
Bugün pek çok genç anne-baba, ebeveynliği kişisel gelişimleri için yepyeni bir fırsat olarak görüyor.Gibt es einen richtigen Weg zur Elternschaft?
Ebeveyn için Doğru Bir Yolu Var mı?Spock betonte die Elternschaft als Entdeckungsreise.
Spock, ebeveynliği bir keşif gezisi olarak vurguladı.Angst scheint ein unumgänglicher Teil der Elternschaft zu sein.
Internationale Geplante Elternschaft Föderation(IPPF).
Uluslararası Planlı Ebeveynlik Federasyonu( IPPF).Grund genug, um genaue und regelmäßige Maßnahmen zur Elternschaft zu verlangen.
Ebeveynliğin doğru ve düzenli tedbirlerini istemek için yeterli sebep budur.Das bedeutet nicht, dass Elternschaft harte Arbeit sein muss.
Bu, ebeveynliğin zor iş olması gerektiği anlamına gelmez.Eine bewusste Entscheidung, eher selbstgefällig, um der"Falle der Elternschaft" zu entgehen.
Ebeveynliğin perişan bir tuzak olabileceğini düşünerek uzak durduk. Bilinçli verdiğimiz bir karar, ukalaca tabii.Alkohol, digital, Marijauna, Elternschaft, Eltern, Vorbeugung, Teenager.
Alkol, dijital, marijauna, ebeveynlik, Wenn Sie noch nie ein Kind hatten, kann die Angst vor unbekannten Einzelheiten der Elternschaft entmutigend sein.
Eğer hiç çocuğunuz olmadıysa, ebeveynliğin bilinmeyen detaylarından korkma göz korkutucu olabilir.Aber man scheint auch belohnt zu werden. Elternschaft ist mit so viel Verantwortung verbunden.
Ebeveyn olmak insana çok fazla sorumluluk yüklüyor. -Öyle.Donald hat gesagt, dass er dafür ist, geplante Elternschaft zu bestrafen.
Donald Planlanan Ebeveynliği savunmaktan yana olduğunu söyledi.Dies ist ein anderer Grund, warum Elternschaft sich wie eine Krise anfühlt.
Bence bu da, ebeveynliği bir kriz olarak görmemize neden oluyor.Ich glaube nicht, dass wir wissen, wie Elternschaft sein sollte.
Ebeveynliğin ne olması gerektiğini bildiğimizi sanmıyorum.Jacinda Ardern fühlt sich zwischen Elternschaft und Arbeit hin- und hergerissen.
Jacinda Ardern ebeveynlik ve iş arasında parçalanmış hissediyor.
