Fortzuführen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Der Trick ist, es fortzuführen.
Önemli olan bunu devam ettirmektir.Ich habe ihn nur überzeugt, dass es nicht korrekt war, diese dumme Liebesaffäre fortzuführen.
Aptalca aşk ilişkilerini sürdürmelerinin uygun olmadığına onu ikna etmem yeterli oldu.Ich versuche fortzuführen, was er getan hätte.”.
Onun yaptığı işleri devam ettirmeye çalışacağım.”.Sie schwor, seinen Kampf fortzuführen.
Mücadelene devam için yemin.Und meine Arbeit für die Amerikaner fortzuführen. Ideal, um meinen Platz einzunehmen.
Benim yerimi alır ve… Amerikalılarla olan işimi devam ettirirsin.Wir freuen uns nun darauf, die Legende fortzuführen!“.
Bu efsanenin devam etmesini bekliyoruz.''.Wenn Sie der Polizei erlauben, die Ermittlungen fortzuführen, wird sich zu gegebener Zeit alles aufklären.
Polise soruşturmalarını sürdürmelerine izin verirseniz eminim bunlar zamanı gelince ortadan kalkacaktır.Es machte daher keinen Sinn, diese Therapie fortzuführen.
Nachdem man mich ausschloss, konnte ich es mir nicht leisten, seine Behandlung fortzuführen. Selbst in seinen letzten Tagen konnte ich es mir nicht leisten, ihn ins Krankenhaus zu bringen.
Sürgün edildikten sonra, hayatının son günlerinde dahi tedavisini sürdürmeye gücüm yetmemişti. Onu hastaneye götürmeye gücüm yetmedi.Die Sanierung des Theaters ist fortzuführen.
Können wir nur spekulieren, dass er eine neue Generation von Helden inspiriert hat, Angesichts des Todes von Oliver Queen seine Mission fortzuführen.
Sadece ilham verdiğini düşünebiliriz görevini sürdürecek yeni nesil kahramanlar. Oliver Queenin öldüğü doğrulandığında.Seinen Erben, das Unternehmen fortzuführen.
Mirasçılar şirketin devam etmesini.Wo sich ihnen eine Herausforderung bietet, sind Hank undRoy Spim da… bereit, den Kampf… zwischen Mensch und harmlosen kleinen Insekten fortzuführen.
Nerede bir güçlük varsa Hank veRoy Spim oradadır insanlarla zararsız küçük böcekler arasındaki mücadeleyi sürdürmeye hazır.Ich befehle Ihnen, die Verhandlungen fortzuführen.
Size pazarlıklara devam etme emri veriyorum.Anschließend gibt es viele Möglichkeiten die Schmerztherapie fortzuführen.
Bulgarien? Daddy hat mich gebeten, das fortzuführen.
Babam bunu devam ettirmemi istedi. Bulgaristan mı?Um sein Andenken in Ehren zu halten. Aberes ist wichtig, unsere Mission fortzuführen.
Man war sich einig, die Partnerschaft fortzuführen.
Ortaklığın devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya vardı.Ich… Es wäre ein Privileg, wenn Sie von uns gegangen sind, Ihr Erbe fortzuführen.
Ben… Siz öldükten sonra mirasınızı sürdürmekten çok onur duyarım.Takeda stand es nun frei, die Tradition fortzuführen.
Takeda geleneği devam ettirmek için artık özgürdü.Wir möchten Sie ermutigen, die bestehenden Projekte fortzuführen.
Biz mevcut projenin devam etmesini istiyoruz.Er hatte absolut die Absicht, seine Attacke fortzuführen.".
Kesinlikle saldırısına devam etme niyetindeydi dedi.Das ist die einzige Möglichkeit, ihr genetisches Erbe fortzuführen.
Onun genetik mirasını sürdürmenin tek yolu klonlama.Ihr ist es ebenfalls unmöglich, ihr altes Leben fortzuführen.
Bunun yanında eski yaşantınıza devam etmeniz mümkün değildir.Die Postkarte sollte ihr helfen, ihr Leben fortzuführen.
Kartı göndererek onun hayatına devam etmeye ikna olacağını düşündük.Wir sind stolz und geehrt, diese Beziehung fortzuführen.
Biz gururlu bir şekilde bu ilişkiyi devam ettirmekten onur duyuyoruz.Natürlich braucht Ihr Eure Untersuchung nicht länger fortzuführen.
Doğal olarak, artık soruşturmanıza devam etmenize gerek yok.Dies ermöglichte ihm, sein Studium an der Juilliard School fortzuführen.
Was motiviert Dich dazu, das Projekt in Zukunft fortzuführen?
Projenin devam edebilmesi için gelecekte neler yapmayı planlıyorsunuz?In Krim versuchen Muslime, ihre Existenz fortzuführen.
Kırımda Müslümanlar zorluklar altında varlıklarını devam ettirmeye çalışmaktadırlar.
