GETÖTET HATTE ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• öldürdüğünü
• öldüren
• öldürdükten
• öldürdüğü
• öldürdü

Getötet hatte Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Der den Ochsen getötet hatte.
Gökyüzü boğasını öldüren.

Macbeth hält ein Bankett und sieht den Gespenst von Banquo(den Macbeth getötet hatte).
Macbeth bir ziyafet tutuyor ve Banquonun( Macbethin öldürdüğü) hayaletini görüyor.

Nachdem mich Luzifer vermeintlich getötet hatte, musste ich unauffällig leben.
Lucifer sözde beni öldürdükten sonra… saklanmam gerekiyordu.

Ja. Ich wollte den Mann sehen, der meine Mutter getötet hatte.
Annemi öldüren adamla tanışmak istedim. Evet.

Nachdem ich Raja Gopal getötet hatte, tötete ich einige andere.
Raja Gopalı öldürdükten sonra birkaç kişiyi daha öldürdüm..

Ich war mir sicher, dass er Gedda getötet hatte.
Onun Geddayı öldürdüğüne emindim.

Welcher der Schläge ihn am Ende getötet hatte, konnte nicht mit Sicherheit festgestellt werden.
Nihayetinde hangi darbelerin onu öldürdüğü kesin olarak tespit edilemedi.

Weswegen sie ihren Ehemann getötet hatte.
Bakın Kocasını Neden Öldürdü.

Aber nachdem er Hector getötet hatte, erkannte ich, dass David wirklich daran glaubt,… an allem.
Ama Hectoru öldürünce, aslında Davidin anlattıklarına kendisinin inandığını fark ettim.

Betrunken jemanden getötet hatte.
Sarhoşken birilerini öldürürdüm.

Dann tötete ich sie. Sie wusste, dass ich Henderson getötet hatte.
O, Hendersonı öldürdüğümü anladı ve ben de onu öldürdüm.

Als Bouc herausfand, wer Louise getötet hatte, schrie Simon… Simon: Komm schon!
Bouc, Louisei kimin öldürdüğünü öğrenince Simon bağırdı…'' Hadi… yardakçısına işaret verdi!

Also fragte ich, wie er diesen Hirsch getötet hatte.
Ona bu geyiği nasıl öldürdüğünü sordum.

Nachdem Mr. Dahmer diesen laotischen Knaben getötet hatte, häuften sich die Leichen in seiner Wohnung.
Bay Dahmer Laoslu bu delikanlıyı öldürdükten sonra dairesinde cesetler birikmeye başladı.

Für meine Freundin, deren Vater ihren Freund getötet hatte.
Arkadaşım içindi, babası erkek arkadaşını öldürdü.

Aber erst nachdem Jael das Mädchen getötet hatte.- Asa hat ihn exorziert.
Asa onu bedenden çıkardı ama öncesinde Jael kızı öldürdü.

Moment mal, was wenn Michelle rausfand, wie Billy seine Frau getötet hatte?
Bir dakika. Ya Michelle, Billynin karısını nasıl öldürdüğünü öğrenmişse?

Dass Murdoch Durborrow getötet hatte. Ja.
Durborrowu Murdochun öldürdüğünü biliyordum. Evet.

Wir fingen an, uns zu unterhalten, nachdem ich sie getötet hatte.
Annemle sohbetlerimize, onu öldürdükten sonra başladık.

Seiner Komplizin Als Bouc enthüllen wollte, wer Louise getötet hatte, rief Simon eine Warnung zu.
Hadi… yardakçısına işaret verdi Bouc, Louisei kimin öldürdüğünü öğrenince Simon bağırdı.

Es war klar, dass Jogginganzug-Charlie die Katze getötet hatte.
Kediyi öldürenin Charlie olduğunu çocuk bile anlardı.

Vielleicht weil sie Wes getötet hatte.
Belki Wesi öldürdüğü içindir.

Seitdem habe ich immer wieder gehört, dass der Schmerz einen geliebten Menschen getötet hatte.
O zamandan beri, ağrının sevilen birini öldürdüğünü defalarca duydum.

Merkte ich, dass ich alleine einen ganzen Vietkong-Trupp getötet hatte. Als ich zu mir kam.
Kendime geldiğimde… düşman askerlerinin tamamını öldürdüğümü fark ettim.

Sie wollte mit ihm anbandeln, bis sie rausfand, dass er Montgomerys Mann getötet hatte.
İkisi ilişkiye başlayacaktı sonra onun Montgomerynin kocasını öldürdüğünü öğrendi.

Er wusste, wer seine Tochter getötet hatte.
Küçük kızı kimin öldürdüğünü biliyordu.

Cobb hat das Tablet mitgenommen, nachdem er sie getötet hatte.
Onu öldürdükten sonra Cobb Carrienin evinden tableti aldı.

Ich dachte auch das er Gedda getötet hatte.
Ben de Geddayı onun öldürdüğünü düşünmüştüm.

Da erfuhr ich, dass ich einen Cop getötet hatte.
Bir polisi öldürdüğümü o zaman öğrendim.

Mit dem Psychopathen, der Mama getötet hatte.
Annemi öldüren psikopatla kurduğum bir hayat.