IMPROVISIEREN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• doğaçlama

Improvisieren Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Improvisieren wir.
Doğaçlama yapalım.

Sie müssen improvisieren.
Doğaçlama şart.

Improvisieren im alten Style.
Eski tarz doğaçlama.

Alles klar. Improvisieren.
Tamam! Doğaçlama.

Improvisieren wir doch ein bisschen.
Doğaçlama yapalım biraz.

Alles klar. Improvisieren.
Tamamdır. Doğaçlama.

Improvisieren ist aufregend, aber ungefährlich.
Doğaçlama heyecanlı ve… tamamen güvenli.

Ich muss improvisieren.
Mecbur doğaçlama olacak.

Bei dieser OP kann man aber nicht improvisieren.
Ve inan bana, bu doğaçlama yapılabilecek bir ameliyat değil.

Ich muss improvisieren.
Doğaçlama yapmak zorundayım.

Da ist kein Platz zum Improvisieren.
Yer yok. Doğaçlama için hiç.

Sie müssen improvisieren. Die Leute werden unruhig.
Doğaçlama yapman gerekecek. Millet sabırsız.

Manchmal muss man improvisieren.
Bazen doğaçlama yapmak gerekir.

Ich musste improvisieren. Warum haben Sie das nicht gleich gesagt?
Doğaçlamak zorundaydım. Bunu neden en başta söylemedin?

Uns anpassen. Improvisieren.
Doğaçlama yapacağız.

Vergessen wir das Drehbuch. Wir improvisieren.
Senaryoyu bırakalım, doğaçlama yapalım.

Sie müssen improvisieren.
Doğaçlama yapman gerekecek.

Ich kann sehr gut lügen und improvisieren.
Çok iyi yalan söylerim, ve doğaçlama da yapabilirim.

Shay konnte improvisieren.
Shay doğaçlama yaşayabilir.

Gib mir das Geld wieder. Nicht improvisieren.
Ver bana o parayı. Doğaçlama yok demiştik.

Wir mussten improvisieren.
Doğaçlama yapmamız gerekti.

Ich musste heute ein bisschen improvisieren.
Bugün birazcık doğaçlama yapmak zorunda kaldım.

Ich musste improvisieren.
Doğaçlama yapmak zorundaydım.

Ich kann die Rettung nicht improvisieren.
Kafama silah dayasalar doğaçlama yapamam.

Dann muss man improvisieren.
Doğaçlama yapman gerekir.

Wir müssen vielleicht improvisieren.
Doğaçlama yapmak zorunda kalabiliriz.

Wir mussten improvisieren.
Doğaçlama yapmamız gerekiyordu.

Was schlagen Sie vor? Improvisieren.
Ne öneriyorsunuz? Doğaçlama.

Wir mussten improvisieren.
Doğaçlama oldu. Hoşuna gitti mi?

Ich musste weiter improvisieren.
Doğaçlama yapmaya devam etmeliydim.