Perfekten plan Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Einen perfekten Plan.
Mükemmel bir planı.Perfekten Plan erschaffen wurden.
Wähle den perfekten Plan.
Mükemmel Planı Seçin.Nach vielen Fehlschlägen habe ich jetzt den perfekten Plan.
Tonlarca başarısızlıktan sonra sonunda mükemmel bir planım var.Nie einen perfekten Plan verderben.
Asla mükemmel bir planı bozma.Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
andere plänegroße pläneneuen planbesseren plantoller planperfekter planeigene pläneganze planein neuer plangeheimen plan
Daha
Fiillerle kullanım
lautet der planplan funktioniert
brauchen einen planlautet dein planpläne machen
klingt nach einem planpläne zu machen
machen sie einen planplan ändern
plan wird funktionieren
Daha
Isimlerle kullanım
Das klingt nach einem perfekten Plan.
Mükemmel plan diye ben buna derim.Nie einen perfekten Plan verderben.
Mükemmel bir planı hiçbir zaman mahvetme.”.Du glaubst, du hättest den perfekten Plan?
Planının muhteşem olduğunu mu zannediyorsun?Sie haben einen perfekten Plan. Nein, du hast recht.
Hayır, haklısın. Mükemmel bir plan yaptılar.Keine Sorge. Mr. Kim hat den perfekten Plan.
Bay Kim mükemmel bir plan yaptı. Merak etme.Sein Skript zeigte den perfekten Plan für uns zu töten… ohne Aufmerksamkeit zu erregen.
Ve o senaryo öldürmek için kusursuz planı… hazırlamamıza yardımcı oldu.Ich brauche nur den perfekten Plan.
Mükemmel bir plana ihtiyacım var.Sie benötigen keinen perfekten Plan für Ihre Selbständigkeit, weil es keinen perfekten Plan gibt.
Ich brauchte einen perfekten Plan.
Mükemmel bir planım olması gerekiyordu.Unsere wirklich großen Ziele erreichen wir nicht mit einem perfekten Plan.
Kusursuz bir plan ile amaçlarına ulaşmak onlar için imkansız değildir.Ich habe den perfekten Plan.
Mükemmel bir planım var.Die Barmherzigkeit Gottes,Seine Liebe zur Welt und der Menschheit, Seinen- seinen perfekten Plan für uns.
Tanrının rahmeti, dünyaya veinsanlığa olan sevgisi bizim için hazırladığı kusursuz planı.Intelligente Beratung hilft Ihnen, einen perfekten Plan Ihres Budgets zu machen und die Idee von echten Geldflüssen zu bekommen.
Akıllı tavsiyeler, bütçenizin mükemmel bir planını yapmanıza ve gerçek para akışı fikrini almanıza yardımcı olacaktır.Jack und Eva haben sich viel Mühe gegeben, den perfekten Plan umzusetzen.
Jack ve Eva mükemmel bir plan hazırlayabilmek için… çok uğraştılar.Wir haben den perfekten Plan.
Mükemmel bir planımız var.Wag the Dog» Wag the Dog-„Heute einen guten Plan ist besser,als morgen einen perfekten Plan.“.
Wag the Dog( 1997)-“ Bugüne dair iyi Ich habe einen perfekten Plan.
Benim mükemmel bir planım var.Als wir das Casino überfallen haben, hat Wednesday da meinen perfekten Plan ruiniert?
Kumarhaneyi soyduğumuzda mükemmel planımı Çarşamba mı bozdu?Eben deswegen hat er einen perfekten Plan ausgearbeitet.
Zaten o nedenle mükemmel bir plan yaptı.Und jetzt läuft nichts wie erwartet. Sie haben sich den perfekten Plan ausgedacht.
Son 4 ayını kusursuz bir plan yapmakla geçirdin… ama şu an hiçbir şey beklediğin gibi gitmedi.Schön, dass du einen perfekten Plan hast.
Hayatını mükemmel şekilde planlayabildiğin için sevindim.Jeder Artikel hat seine Geschichte, das Leben und perfekten Plan in ihm"(Elena).
( Elena)'' Her ürün kendi tarihini, yaşamını ve onun mükemmel bir planı vardır''.Zum Glück hatte mein Dad den perfekten Plan, mich zu finden.
Neyse ki babam beni bulmak için kusursuz bir plan buldu.Ganz im Gegenteil, das Universum folgt in jedem Detail einem perfekten Plan und Gleichgewicht.
Aksine evrenin her detayı kusursuz bir plan ve denge ile yaratılmıştır.Es ist für einen Christen möglich, Gottes perfekten Plan für sein Leben zu verfehlen.
Ancak imanlıların Tanrının hayatı için olan kusursuz planından uzaklaşması mümkündür.
